İstanbul trafiğine çözüm önerisi Biz, İstanbul'da bu aralar heyecanla trafiğimizin nasıl çözüleceğini bekliyoruz. İlk heyecanımızı bundan bayağı bir süre önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi 106 Çözüm projesini başlattığında hissetmiştik. Bu çözümlerin trafiği rahatlatacağını konuşmuş, hatta '100 numaralı proje neresi acaba?' diye dalgamızı bile geçmiştik. Sonra projeler bir bir sonuçlandıkça, aslında hepsinin sonuç itibariyle 100 numara kıvamında olduğunu gördük. Trafiği çözmekten çok daha beter hale getiren bu projeler için harcanan paralara acıdık. Yeni yol yapılmadan genişletilen kavşaklar işi daha beter yaptı. "Zamanından önce bitirdik, helal olsun ulan bize" törenleriyle açılan kavşakların aslında bitmediğini, açılışın ardından aylarca süren çalışmalardan anladık. 'Niye bu kadar ağır yapılıyor bu işler?' diye kızdık bir ara. İstanbul Valisi ve İstanbul Belediye Başkanı ekranlardan, "Bu inşaatlarda 24 saat çalışılacak. Kameralarla takip edeceğiz" dedi. Biz de inandık. İlk bir hafta gerçekten de gece-gündüz çalışan inşaat şirketleri, balık hafızalı halkımız olayı unutunca yine yattılar. Kafalarına göre yol kapatan, kazdıkları yeri geceden bırakıp, sabahında insanları çileden çıkaran bu inşaatçılara laf geçiremeyen ama paralarını tıkır tıkır ödeyen İstanbul yönetimine çok kızdık. Hatta ben radyodan o kadar çok kızdım ki, İstanbul'u yönetenler el ele verip beni mahkemeye verdiler. Bana bir telefon açmaya bile tenezzül etmeyen İstanbul Valisi, Alem FM'in Genel Müdürü'ne telefon açıp beni şikayet etti. Ben eşek başıyım malum! Koskoca Vali basit bir radyocuyla konuşacak değil herhalde. Anlayacağınız bu aralar "İstanbul'un trafiğini nasıl çözeriz?" diye bir araya gelen ekip ilk olarak beni mahkemeye vermek için toplanmıştı. Bir tek Bakan Beyler eksikti. Şimdi onlar da geliyorlar İstanbul'a bu toplantılar için. Toplantının amacı İstanbul'un trafik sorunu çözmek. Nerede yapılıyor toplantı? Ceylan İntercontinental Otel'de. Yani Taksim'in göbeğinde. Nasıl geliyorlar peki toplantıya katılan Bakanlar ve diğer yetkililer? Tüm yolları kapattırarak, eskortlarla, kırmızı ışıklarda vızır vızır geçerek. Yani çözmeye çalıştıkları İstanbul trafiğinden haberleri yok. Şu komisyonun üyelerine bir önerim var benim. İçişleri, Ulaştırma, Bayındırlık ve katılan diğer Bakanlar, Vali Bey, Başkan Bey hep birlikte İkarus marka dandik İETT otobüslerinden birine binseler. Mümkünse yağmurlu bir gün olsun ama. O İkaruslar'ın tepesinden içeri yağan yağmuru siz de yiyin. Beylikdüzü'nden yola çıkıp hiç eskort kullanmadan, emniyet şeridine girmeden E- 5'i kullanarak Taksim ve Mecidiyeköy üzerinden karşıya geçsenize bir akşam. Mümkünse saat 18'de yola çıkın ama. Siz bu yolculuğu yapın, ondan sonra İstanbul trafiği üzerine ahkam kesmek için toplantı yaparsınız. Çünkü bilesiniz İstanbul Valisi'nin ve İstanbul Belediye Başkanı'nın trafikten haberi yok. Onların geçtiği her yol her daim açık.
Biz, İstanbul'da bu aralar heyecanla trafiğimizin nasıl çözüleceğini bekliyoruz. İlk heyecanımızı bundan bayağı bir süre önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi 106 Çözüm projesini başlattığında hissetmiştik. Bu çözümlerin trafiği rahatlatacağını konuşmuş, hatta '100 numaralı proje neresi acaba?' diye dalgamızı bile geçmiştik. Sonra projeler bir bir sonuçlandıkça, aslında hepsinin sonuç itibariyle 100 numara kıvamında olduğunu gördük. Trafiği çözmekten çok daha beter hale getiren bu projeler için harcanan paralara acıdık. Yeni yol yapılmadan genişletilen kavşaklar işi daha beter yaptı. "Zamanından önce bitirdik, helal olsun ulan bize" törenleriyle açılan kavşakların aslında bitmediğini, açılışın ardından aylarca süren çalışmalardan anladık. 'Niye bu kadar ağır yapılıyor bu işler?' diye kızdık bir ara. İstanbul Valisi ve İstanbul Belediye Başkanı ekranlardan, "Bu inşaatlarda 24 saat çalışılacak. Kameralarla takip edeceğiz" dedi. Biz de inandık. İlk bir hafta gerçekten de gece-gündüz çalışan inşaat şirketleri, balık hafızalı halkımız olayı unutunca yine yattılar. Kafalarına göre yol kapatan, kazdıkları yeri geceden bırakıp, sabahında insanları çileden çıkaran bu inşaatçılara laf geçiremeyen ama paralarını tıkır tıkır ödeyen İstanbul yönetimine çok kızdık. Hatta ben radyodan o kadar çok kızdım ki, İstanbul'u yönetenler el ele verip beni mahkemeye verdiler. Bana bir telefon açmaya bile tenezzül etmeyen İstanbul Valisi, Alem FM'in Genel Müdürü'ne telefon açıp beni şikayet etti. Ben eşek başıyım malum! Koskoca Vali basit bir radyocuyla konuşacak değil herhalde. Anlayacağınız bu aralar "İstanbul'un trafiğini nasıl çözeriz?" diye bir araya gelen ekip ilk olarak beni mahkemeye vermek için toplanmıştı. Bir tek Bakan Beyler eksikti. Şimdi onlar da geliyorlar İstanbul'a bu toplantılar için. Toplantının amacı İstanbul'un trafik sorunu çözmek. Nerede yapılıyor toplantı? Ceylan İntercontinental Otel'de. Yani Taksim'in göbeğinde. Nasıl geliyorlar peki toplantıya katılan Bakanlar ve diğer yetkililer? Tüm yolları kapattırarak, eskortlarla, kırmızı ışıklarda vızır vızır geçerek. Yani çözmeye çalıştıkları İstanbul trafiğinden haberleri yok. Şu komisyonun üyelerine bir önerim var benim. İçişleri, Ulaştırma, Bayındırlık ve katılan diğer Bakanlar, Vali Bey, Başkan Bey hep birlikte İkarus marka dandik İETT otobüslerinden birine binseler. Mümkünse yağmurlu bir gün olsun ama. O İkaruslar'ın tepesinden içeri yağan yağmuru siz de yiyin. Beylikdüzü'nden yola çıkıp hiç eskort kullanmadan, emniyet şeridine girmeden E- 5'i kullanarak Taksim ve Mecidiyeköy üzerinden karşıya geçsenize bir akşam. Mümkünse saat 18'de yola çıkın ama. Siz bu yolculuğu yapın, ondan sonra İstanbul trafiği üzerine ahkam kesmek için toplantı yaparsınız. Çünkü bilesiniz İstanbul Valisi'nin ve İstanbul Belediye Başkanı'nın trafikten haberi yok. Onların geçtiği her yol her daim açık.
