Papermoon'un tuvaletinde yaşananlar
Bir arkadaşımızın doğum günü için evinde toplandık. Her zamanki gibi sohbet kadınerkek ilişkilerine geldi. Kızlardan biri geçen gün başına gelen bir olayı anlattı, hepimiz ağzımız açık kaldık. Bir süre önce ikinci şubesini de Ankara'da açan Papermoon, yıllardır belli bir zümrenin mesken tuttuğu lüks bir mekan. Kalıcı müşterileri var. Pek çok önemli iş bağlantısı bile burada yapılır. Arkadaşımızın Akmerkez Papermoon'da başına gelen olay şu: Kalabalık bir arkadaş grubu bir masada oturuyorlar. Bizim kız tuvalete gidiyor. Bir de ne görsün, hoşça sarışın bir hatun hüngür hüngür ağlıyor. Sevgilisi terketmiş. Kız susmak bilmiyor, bizim kız da üzülüp kızı masasına davet ediyor. Kız böylece masadaki diğer erkeklerle tanışmış oluyor. Erkek tavlamak için ağlama numarası, pes doğrusu. Masadaki erkeklerden biri bizim kızı uyarmış. "Bu kız motor, bunun ne işi var masamızda?" diye. Gerisi çorap söküğü gibi gelmiş. Ağlayan kızın bir başka arkadaşı da aynı akşam aynı numarayı başkalarına yapmış. Buna bedavacılık mı diyeyim, iğrenç bir çöpçatanlık numarası mı, aşağılık bir tanışma şekli mi? Aman aman, dikkat edin valla. Kötü kızlar her yerde.
***
Teşvikiye'de Reasürans Çarşısı'nın içerisindeki kadınlar tuvaletindeki yazıyı görünce gülmemi tutamadım. Yazıda diyor ki: "Tuvaletlere herhangi bir cisim atılmaması rica olunur. (çorap, iç çamaşırı, ped)." Şaka gibi, demek ki bunları atan var!