Çocuk sahibi olamayan bazı çiftlerin bu durumu, erkeğin yaptğı meslekle de yakından alakalı. Özellikle, kimyasal işlerle uğraşanlar risk altında....
Meslek seçiminin geleceğiniz üzerinde etkili olduğunu biliyor muydunuz? Tercih edilen mesleklerin sağlığımız üzerinde birebir etkili olduğunu söyleyen uzmanlar, riskli meslek gruplarına, özellikle de çağın hastalığı stres faktörüne dikkat çekiyor. Eşi aylarca uzakta çalışmak zorunda olanlar, lostra salonlarında çalışıp yapıştırıcıyla haşır neşir olanlar, fırın işçileri ya da maden eritme ocaklarında aşırı ısıya maruz kalanlarda çocuk sahibi olamama durumu daha sık görülüyor. Boya-badana işinde çalışanlarda ve sanayide boyayla ilgili zehirli maddelere maruz kalanlarda bu ihtimal hayli yüksek.
Stres de etkili oluyor Seramik, cam, demir çelik endüstrisi, profesyonel şoförler, kaynakçılar, tellaklar da tehlikeli meslekler arasında sayılıyor. Özellikle yoğun kimyasal madde soluyanlar, da risk üst seviyelere taşınıyor. Uzun yıllar bu meslek gruplarında çalışanların yanı sıra, stresli işlerle uğraşanların da tehdit altında olduğunu söyleyen uzmanlar, son yıllarda erkek kısırlığında büyük artış yaşandığını belirtiyor.
Erkek kısırlığı artıyor Uzmanların açıklamalarına göre; kısırlık merkezlerine başvuran hastaların yarısından çoğunda sorun erkekten kaynaklanıyor. Erkeğin sperm (döl hücresi) kalitesindeki düşüklük çocuk sahibi olmasını engelliyor. Eskiden daha düşük olan bu oran günümüzde hızla yükseliyor. Bunun nedenlerine gelince; Düne kadar tabu gibi görülen, erkekliğin şanına yakıştırılmayan kısırlık artık konuşuluyor ve herkes kısırlığın sadece kadına ait bir problem olmadığının farkında. Son yıllarda sıkça gündeme gelen ve nedenleri, niçinleri tartışılan kısırlık konudan cesaretlenen çiftler, sıkıntılarını daha rahat şekilde dile getiriyor. Kısırlık problemi olan erkekler artık bu konuda yalnız ve çaresiz olmadıklarını biliyor.
Kalitede düşüş var Erkek kısırlığındaki artışın en önemli sebebi; yıllar içinde sperm kalitesinde neredeyse dünya çapında düşüşler olması. 50 yıl önce yapılan sperm tahlillerinin sonuçlarına bakıldığında normal sperm ortalamalarının günümüzdekinden daha yüksek olduğunu anlaşılıyor. Bunun kesin sebebini tespit etmek mümkün olmamakla birlikte; sigara ve alkol kullanımının artması ilk başta düşünülmesi gereken nedenler arasında yer alıyor. Çevresel faktörler (zararlı gazlar, radyasyon, ozon tabakasındaki incelme, elektromanyetik alanlar vs.) yemek tarzımızdaki ve hatta giyim şeklimizdeki değişiklikler de üzerinde durulması gereken konular arasında yer alıyor. Günümüzde hızla ilerleyen tıp teknolojisi erkek kısırlığını sorun olmaktan çıkarttı. Eskiden tedavi imkanı olarak sadece aşılama yapılırken, önce tüp bebek ve sonrasında mikroenjeksiyonun geliştirilmesi sayesinde yaşanan problemler rahatlıkla çözülüyor. Hatta geçmiş yıllarda, "Senin çocuğun olmaz" denilen, menisinde hiç sperm hücresi bulunmayan "Sıfır spermli" erkeklerin bile bugün testislerinden parça alınarak ve bu parçadaki sperm hücresi ile eşinin yumurtası döllenerek, çocuk sahibi olabiliyor.