Şöhreti es geçen sıradan izleyici
Ahu Türkpençe'yi yıllar öncesinden, saçlarını iki yandan bağlayıp TRT'de hafta sonları erken saatlerde yayınlanan bir çocuk programı sunan haliyle hatırlıyorum. Daha doğrusu hep o hali geliyor gözlerimin önüne. Sonradan "Bir İstanbul Masalı"yla epeyce yol aldı, "Şöhret"le kendi deyimiyle "seçilenden seçen" kulvarına geçiş yaptı. Ama genç yaşına rağmen şöhretin magazin ayağına hiç bulaşmadı. Geçenlerde yayınlanan bir röportajında önüne gelen projeleri, "Ben olsam seyreder miyim?" sorusunun cevabından hareketle değerlendirdiğini belirtiyor, "Tipik bir seyirciymişim gibi düşünerek karar veriyorum" diyordu. Şöhretle haşır neşir bir oyuncunun içgüdülerini kaybetmeden, sıradan bir izleyici gibi düşünmesi çok önemli. Çünkü işin içine kariyer oyunları, reyting hesapları girmeye başlayınca zihinler bulanıyor ve yanlış kararlar alınabiliyor. Türkpençe, bunun farkında olacak kadar zeki demek ki.