* Salon genel olarak küçük denemeyecek ölçülerde olmasına karşın, hem misafir, hem yemek, hem gündelik yaşam hem de TV bölümlerini ayrı ayrı konumlandıracak kadar geniş olmadığı için doğal olarak bir karmaşa yaratılmış.
* Çok eşya bir arada kullanılmaya çalışılmış ancak bu kalabalık, kullanılan vitrinlerle de yoğunlaştırılmış.
* Mekandaki bir işlevden kısmen de olsa feragat etmek gerekiyor. Bunun için ilk olarak vitrinleri ortadan kaldırdık. Onun yerine TV ünitesi altına konacak çekmeceli bir alt dolap ortalığı daha derleyip toplayacaktır. Salon hem misafir hem de oturma alanı olacağına göre buraya eklenecek bir kanape ile bu işlev aynı bölümde toplanabilir.
* Oturma bölümü ile TV ünitesi arasında kullanılacak daha alçak bir oturma ünitesi ile (burada puf kullanıldı) tüm mekanın daha geniş gösterilmesi mümkündür.
* Mevcut yemek masasının boyutu gayet uygun. Yemek bölümünde servis amacıyla da olsa bir dolap ya da dresuar olmasında fayda var. Duvar önünde yemek yemektense bir objenin önünde yemek yemek daha hoş olacaktır. Mevcut olan büfe buraya çok yakışacaktır.
* İki kişilik tasarlanan fiskos köşesi, istenen oturma rahatlığını verecektir. Koltukların önünde kullanılacak puf, hem oturma hem de sehpa amacıyla kullanılabilir. Puf mekana daha da bir rahatlık hissi verecektir.
* Mevcut perdeler mekana çok sıradan bir ifade vermiş. Bu salon için katlamalı perde ve yanlarında kullanılacak panolar daha yerinde bir seçim olacaktır. Eğer çok fazla güneş alıyorsa, katlamalı perdelerin arkasına yerleştirilecek stor perdeler ya da dış cepheye yerleştirilecek panjur sistemi güneşi kesmek için kullanılabilir. Unutmayalım ki perde, mekanı giydiren ve havasını tamamen değiştiren en büyük etkenlerden biridir.
* Duvardaki lila rengi beğenildiğine göre, salonda kullanılacak renkleri seçmek için hareket noktamız da duvar rengi olacaktır. Lila ile mor ve pembe tonları çok uyumludur.