Kağıt gemiler ŞifoMehmet'i merak ediyor musunuz? Türk futbolunun en asil futbolcularından biri, teknik adamlığın kapanından kurtulamadı da, onu ne çabuk unuttuk. Altınyürekliadam, İsviçre maçı sonrası kendisine yakışmayan bir tekme attı. ŞifoMehmet, jübilesinin gelirini bile çocuklara armağan edecek kadar bonkör bir yüreğe sahipti de, bizler onun attığı bir tekmeyi affedebilecek kadar erdemli olmayı neden başaramadık? Üstelik emri veren ortadayken! Günahları başkasına yükleyen FatihTerim'in karşısında eğilmekten utanmayanlar, ŞifoMehmet'in asaletine neden boyun eğmedi? Kötürümilahlara tapınan düzen, kurbanlarını da verecektir. AbdullahAvcı diye bir teknik direktörümüz var. Türk gençlerine, tarihin en büyük başarısını armağan eden namuslu bir teknik adam. Şimdi İstanbulBüyükşehirBelediye'nin teknik direktörü. Ümit Milli Takım, anasının ak sütü gibi helaldi. Ülkesini seven her adam, ona hak ettiğini verirdi. FatihTerim vermedi. "Senhiçmillioldunmu?" diye garip bir duvar ördü, AbdullahAvcı'nın önüne. AbdullahAvcı'da, FatihTerim'de olmayan o kadar çok şey var ki! Şimdi bu adam, seyircisi olmayan bir takımla mucize yaratıyor. Teknik adamlığına sahip çıkarken, aslında kutsal değerlere sahip çıkıyor. ŞifoMehmet, çocukların kağıttan gemisiydi. Onu FatihTerim yaktı. AbdullahAvcı, güneşin kağıttan gemisini yaptı, inatla aydınlıklara yürüyor. Karanlıkları ancak böyle adamlarla boğarız. Böyle adamlar hak ettikleri yere geldiği zaman, çocuklarımız için aydınlık bir ülke olacak Türkiye... Ancak o zaman...