Kurmay Hacaloğlu: Ekonomide dönüşüm için dış borcu erteleyebiliriz.
Türkiye seçim yılına girdi. Hükümetin karnesini rakamlarla ortaya koyduk. 4 yılda ekonomi büyüdü ama bu, ceplere aynı oranda yansımadı. Şimdi söz, muhalefetin ekonomi kurmaylarında. Türkiye'yi yönetmeye talip partilerin ekonomide çözümü ne?
10 YILLIK HEDEFLERİ VAR CHP Genel Sekreteri Algan Hacaloğlu, ekonomide 10 yıllık bir çözüm öngörüyor. Hacaloğlu, üretimsizlik, işsizlik ve yoksullukla kaynak yaratıp mücadele edeceklerini belirtiyor. CHP, kaynak yaratmak için dış borcu ertelemeyi de atılacak adımlar arasında sıralıyor.
***
Dış borçları erteleriz
Ekonomide istenen dönüşümün maliyetinin sadece 2007 için 53.6 milyar YTL olduğunu belirten Algan Hacaloğlu, dış borç ertelemesini de kaynak sağlayacak adımlar arasında saydı.
Seçime bir yıl kaldı, şimdi söz muhalefetin demiştik. İlk durağımız anamuhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi (CHP). Genel Sekreter Yardımcısı Algan Hacaloğlu ve Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek ile CHP'nin ekonomide sorun olarak gördüğü noktaları ve çözüm önerilerini konuştuk.
Türkiye ekonomisinin yaşadığı sorunları beş başlıkta toplayan CHP Genel Sekreteri Algan Hacaloğlu bunları "üretimsizlik, işsizlik, yoksulluk, gelir dağılımındaki bozukluk ve bölgeler arasında gelişmişlik farkları" olarak sıraladı. Çözüm için kısa vadeli değil 10 yıl sürecek politikalar demeti gerektiğini belirten Hacaloğlu, CHP olarak önerilerini TAKVİM'e anlattı:
BÜYÜME İSTİHDAMA YANSIMADI * Şu anda ekonomi yüksek faize tutsak kalmış durumda. Kısa vadeli önlemlerle ekonomide kırılganlıkları önlemeye çalışan bir anlayış var. Üretim ekonomisi ciddi olarak ivme kaybetti. Anlamlı bir büyüme sağlanmış gibi gözükse de istihdam olarak topluma yansımadı. İşsizlik en büyük sorun haline gelmiş durumda.
* Yabancı sermayenin etkilerine açık ve rekor düzeyde dış ticaret ve cari açık veren sıcak para girişlerine karşı kırılgan ve sürekli onunla cari açığını dengelemeye çalışan bir yapı görüyoruz.
* Mevcut sistem ithalata dayalı bir büyümeyi gündeme getirmiştir. Sıcak parayı çekebilmek için uygulanan yüksek reel faiz ve düşük kur kıskacında ithalatın patlaması ve ihracatın giderek zorlanması ve ara malı ithalatının giderek dışa bağlı hale gelmesi Türkiye ekonomisinin belkemiğini zayıflatmak demektir.
* Parti olarak en başta düşüncemiz. Krizin aşılmasında katkı sağlayan IMF ile ilişkilerin teslimiyetçi çerçeveden çıkarılması. IMF ile ilişkileri masaya yatıracağız. Türkiye, IMF ile yeni bir düzen kuracak güce sahiptir.
* Sıcak paranın (şu anda 54 milyar dolar düzeyinde) ülkemizde kalış süresini kalmayı özendiren, öngörülebilir düşük düzeyli bir vergi düzenine geçilmeli.
* Türkiye'de fabrika kuracak her türlü yabancı sermayeye açığız. İleri teknolojiye Türkiye'yi taşıyacak ve bunun önünü açacak yabancı sermayenin engellerini kaldıracağız.
* Kamu bütçesinin her yıl yüzde 15'ini ekonomik ve sosyal altyapı yatırımları ile teknolojik yatırımlara harcayacağız. 10 yıl süreyle bölgesel kalkınmalar için bütçenin yüzde 5'ini ayıracağız. Tarıma destek ve çiftçilerin kalkınması için milli hasılanın yüzde 2'si kadar destek yapacağız. Daha adil gelir dağılımı için üst ve alt yüzde 20 'lik gelir grupları arasındaki uçurumun beş yılda 10 puan kapatılmasını hedefleyeceğiz.
* Şimdi bu politikaların gerektirdiği kaynak, 2007 için 53.6 milyar YTL. Bunu nasıl sağlayacaksınız derseniz öncelikle IMF'nin öngördüğü gibi 6.5 yerine yüzde 3 olarak faiz dışı fazla uygulayacağız. Buradan 22.1 milyar YTL kaynak gelecek. Toplam 17.4 milyar YTL'lik kaynak zaten bütçede bulunuyor.
* Geriye 14 milyar YTL'lik kaynak ihtiyacı kalıyor. Nerden gelecek bu para: Dış borç ertelemeleri, reel faizde indirim, yolsuzlukların indirilmesi, vergi reformu, yıllık ortalama yüzde 7 büyüyecek ekonominin yaratacağı kaynaklar... Bunların toplamı da 15 milyar YTL'yi bulacak.
* "IMF borç ertelemeye ne der" konusu siyasi iradeye bağlı. Ulusal bağımsızlığa duyarlı bir anlayışla Türkiye batı ile pazarlık masasına oturabilir. Bu marjı ve hakkı var. Türkiye 70 milyonluk müthiş bir pazar.
* İç borçlar tabiatıyla ödenecektir. Devlet borcuna sahiptir. Osmanlı borçlarını bile ödemiştir. Ama dış borçlarda bir hesaplaşma alanı vardır. Paris Kulübü'ne mi gideriz bilmiyorum ama bu yapılır.