Kızılay nişanı İlkokulda öğretmenlerimizin dağıttığı sarı Kızılay zarflarını hatırlarsınız. Kimi zaman harçlıklarımızdan artırdıklarımızı, kimi zaman ailelerimizden aldığımız paraları bu zarflara koyup Kızılay'a yardım ettik. Kimbilir kaçınız yıllarca kan vererek Kızılay'a katkıda bulundu. 17 Ağustos depreminin ardından Kızılay'ın ne durumda olduğunu ilk olarak Uğur Dündar ortaya çıkardı. (Uğur Dündar'a 'Gazeteci değil' diyenlere hatırlatırım Kızılay dosyasını) İlk o zaman düşündüm sarı zarflara koyduğum paraları. Şimdi o paralarla yani sizin, benim bağışlarımla ihtiyaç sahiplerine yardım etmesi gereken kurum Kızılay'ın, Başbakan'a 54 bin YTL'lik nişan takmasını konuşuyoruz. Kızılay Başkanı kendisini "Bunişanlarınparasınıbağışyapanbiryardımseververdi" diyerek savundu. Savunmaya bak hizaya gel. Bağışçı, sen nişan alıp Başbakan'a takasın diye mi sana bağış yaptı? Eğer o parayı bunun için verdiyse nasıl bir bağışçı bu? Kızılay'a verdiği paraların çamura batmış insanlara gitmesi yerine Başbakan'ın göğsünde asılı durmasına nasıl izin veriyor? Bu nasıl bir bağış yapmak? Dün sabah Alem FM'de Konya'nın bir köy okulunda görev yapan bir öğretmenle konuştuk. "DahadünöğrencilerimeKızılay'ınnekadarönemlibiryardımkuruluşuolduğunu,ellerindengeldiğincebağışyapmalarıgerektiğinianlattım.Buhaberleriduyarlarsanediyeceğim?" dedi genç öğretmen. "Bunişaniçinharcanan54binYTL'yisizeversemnedeğişirsizinokulunuzda?" diye sordum. "Değil54binYTL,540YTLverselerdebirfotokopimakinasıalsakkeşke.Buradaeğitimalançocuklarınhayatıdeğişir" dedi. Şimdi çok merak ediyorum Başbakan o nişanı ne yaptı acaba? Nerede duruyor ve ne işe yarayacak 54 bin YTL harcanan o nişan, bundan sonra kimin hayatında neyi değiştirecek sizce? Bu arada Kızılay'ın kendisine vermek istediği nişanı kabul etmeyerek ne kadar mantıklı, ne kadar akıllı ve ne kadar büyük bir devlet adamı olduğunu gösteren Cumhurbaşkanım AhmetNecdetSezer'e teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız ve keşke bir dönem daha orada olsanız.