Hastalığa yol açan virüs yapısı çok sık değiştiği için herhangi bir dirençle karşılaşmayan grip zaptedilemiyor. Havaların soğumasıyla birlikte salgına dönüşen grip, yatağa düşürüyor....
Grip, bulaşıcı bir akut virüs hastalığı olarak tanımlanıyor. İnfluenza virüsünün yapısı çok sık değiştiği için toplumda herhangi bir dirençle karşılaşmadan hızla yayılabiliyor; tüm dünyayı etkileyen salgınlara yol açabiliyor. Genellikle sonbaharda ve kış aylarında salgın halinde görülüyor. Grip; küçük çocukları, vücut direnci düşmüş yaşlıları ve kronik hastalığı olan kişileri daha çok etkisi altına alıyor. Sonbahar ve kış mevsimlerinde toplu ulaşım araçları, sinema ile tiyatro gibi kalabalık grupların bulunduğu yerlerin de hastalığın bulaşmasını kolaylaştırdığı biliniyor. 4-5 gün içinde yavaş yavaş düzelmeye başlayan grip, genellikle bir hafta içinde geçiyor. Ancak sinüzit, ortakulak iltihabı, zatürree, kalp zarı iltihabı ve beyin zarı iltihabı gibi komplikasyonlar gelişirse, özellikle çocuklarda, vücut direnci düşmüş hastalarda ve yaşlı kişilerde öldürücü bir tabloya dönüşebiliyor.
Eklem ve kaslarda ağrı Virüsler tükürük damlacıkları yoluyla bulaşıyor. Titremenin de eşlik ettiği ateş 39-40 dereceye kadar çıkıyor. Başta, eklemlerde ve kaslarda, özellikle sırt ile bel bölgesinde ağrı oluşuyor. Bunların yanı sıra halsizlik ve bitkinlik, bazen de mide bulantısı ile kusma da görülebiliyor. Boğaz ağrısı, şiddetli öksürük ve göğüste yanma gibi yakınmalara da sıkça rastlanıyor. Hasta, vücudunda oluşan ağrılar ve halsizlik nedeniyle yatağa düşebiliyor. Gribin etkin bir şekilde tedavisi için uzmanlar öncelikle yatak istirahati öneriyor. Yüksek ateşin düşürülmesi ve kas ağrılarının dindirilmesi, tedavide en önemli hedefi oluşturuyor. Ateşi düşürmek için parasetamol içeren ilaçlardan yararlanılıyor. Sanılanın aksine gribin tedavisinde antibiyotiğe gerek duyulmuyor.
Sigara bronşite zemin hazırlıyor Ancak yaşlılar ve çocuklar gibi risk grubunda gribe bağlı rahatsızlıkların ortaya çıkmasını engellemek veya rahatsızlıklar gelişmişse bunları tedavi etmek amacıyla antibiyotiklere başvuruluyor. Burun akıntısı, boğazda oluşan yanma, acıma ile ağrı hissini azaltan gargara, sprey, pastiller ve öksürük şurupları da kullanılıyor. Grip olanların, bol bol sıvı tüketmesi ve C vitamininden zengin besinleri sofrasından eksik etmemesi gerekiyor. Akut bronşite genellikle bronşlara yerleşen virüsler neden oluyor. Soğuk algınlığı ve grip geçiren kişiler, uzun süre kapalı ortamlarda kalanlar ve havalandırması olmayan yerlerde çalışanlar risk grubunu oluşturuyor. Ayrıca beden dirençleri daha düşük olduğu için sigara içen kişiler de daha kolay bronşit oluyor ve tedaviye daha zor yanıt veriyor. Akut bronşit virüsü, ya solunum yoluyla ya da hasta kişiyle el sıkışma gibi yakın temasla bulaşıyor. Kuru öksürük de bronşitin tipik belirtilerinden.