Birbiri ardına açılan hobi merkezleri, boş zamanını değerlendirmek isteyenlerin yanı sıra, stresin pençesinde kıvrananların da imdadına yetişiyor; huzur veriyor.
İçimizdeki yaratıcılığı keşfetmek, hayatımıza yeni bir renk katmak ve rahatlamak için" diye başlıyor söze; modern kentin gürültüsünden kaçan kadınlar... Kimisi resim yaparak ahşap boyayarak stresini atıyor, kimisi evindeki eskimiş ahşap objeyi yenilemek ya da yeni bir objeyi işleyip ona hayat vermek için boş zamanlarını değerlendirerek keyif alıyor. Modern kentin hobileri, artık şehrin yoğunluğundan, stresinden kurtulmanın yolu. Amaç, boş vakitleri doldurmaktan çok günlük hayatın sorunlarından uzaklaşmak.
HİÇBİR ÜCRET ALINMIYOR Bakırköy'de bulunan White Line Hobi Evi, İstanbul'da bulunan yüzlerce hobi evinden bir tanesi. Her yaş grubundan müşteri portföyü bulunan hobi evinde yeteneğine uygun bir şey arayanların boş dönmesi mümkün değil. Kurslar iki eğitmen tarafından ücretsiz olarak veriliyor. Kursa katılanlar sadece buradan aldıkları boyaların ücretini ödüyorlar. Ahşap boyama ve yenileme, boyayla eskitme, mumla eskitme, boyayla çatlatma, vernikle çatlatma gibi çeşitli yöntemlerin kullanıldığı kurstaki ortamın sıcaklığı ve kurulan dostluklar da buraya gelmek için yeterli bir neden olarak görülüyor.
İKTİSATÇI ÖĞRETMEN 26 yaşındaki Ayşe Sipahi, kursun üç yıllık eğitmeni. 9 Eylül Üniversitesi İktisat mezunu olan Sipahi, gazete ilanlarında mesleğine uygun iş ararken tesadüfen hobi evinin ilanını görüyor ve el sanatlarına olan yatkınlığı nedeniyle de bu işi yapmaya karar veriyor. Kendi mesleğinin stresini çekmektense sevdiği işi yapmanın mutluluğunu yaşayan Ayşe Sipahi, "Burada çok güzel dostluklar kuruluyor. Her yaş grubundan insanlarla çalışıyoruz. Her gün yeni şeyler yapıyoruz. İnsanlar arasında özel bir iletişim kuruluyor" diyor. 12 yıldır kurslara katıldığını söyleyen Zeliha Uyanık (31) ise herkesi böylesi uğraşlarla ilgilenmeye davet ediyor. "Buraya herkesin gelmesi gerekiyor" diyen Uyanık, kullandıkları boyalarla ilgili yapılan eleştirilere de şöyle yanıt veriyor: "Kullandığımız boyalar kesinlikle kanserojen madde içermiyor ve koku yapmıyor. Bu kurslara gelenler evlerindeki eskileri atmak yerine güzelleştirerek yeniden kullanıyor. Ufukları genişliyor, renk uyumuna daha çok dikkat etmeye başlıyorlar. Hayatlarının diğer alanlarına da olumlu etkileri oluyor. Bu iş, bir mutluluk kaynağıdır. Buraya doktor tavsiyesi ile gelenler bile var."
HEDİYE EDİYOR Bir çocuk annesi ev hanımı Hatice Gündoğan (27), bir yıldan beri hobi evine geliyor. "Kendimize meşgale ararken burayı bulduk" diyen Gündoğan, "Kursa başladıktan sonra insanların emeklerine daha çok önem vermeye başladım. Artık daha yaratıcı olduğumu hissediyorum. Geniş düşünebiliyorum. Yaptığım çalışmaların bir kısmını hediye olarak vermenin mutluluğunu yaşıyorum" şeklinde konuşuyor.
TİCARETİNİ YAPANLAR VAR Ev hanımı Nilüfer Tüngün de (38) arkadaşı Hatice gibi bir yıllık kursiyer. Ahşap, seramik ve cam boyama üzerine çalışıyor. Sattığı ürünler olmasına rağmen çoğunu ailesi ve yakınlarına hediye etmek için yapıyor. Ürünleri satarak masraflarını karşıladığını belirten Tüngün, "Haftada iki gün kursa geliyorum. Artık evimdeki eski eşyaları atmayıp değerlendiriyorum. İleride dükkan açmayı bile düşünüyorum" diyor. Sevim Alaçan da (44) iki çocuk annesi ev hanımı. Altı yıl önce geldiği kursa ara vermiş ancak yeni teknikleri öğrenmek için tekrar başlamış. Rahatsızlığı olmasına rağmen kursa devam ettiğini belirten Alaçan, "Terapi olsun diye geliyorum. Cam, ahşap, kumaş boyama, seramik çalışması yaptım. Yaptığım ürünleri genellikle hediye ediyorum. Bu da bana büyük keyif veriyor" diye konuştu.
EN GÜZEL TERAPİ... Büyük bir şirkette ofis müdürü olduğunu anlatan 39 yaşındaki Nilay Öz, kursun en yenilerinden. Ancak biraz daha iddialı. Çünkü yaptığı işi bırakıp tamamen hobi işine yönelmeyi hedefliyor. Artık stressiz bir iş aradığını belirten 2 çocuk annesi Nilay Öz, atölye açıp bu işi yapmak istiyor. Her türlü el işini amatörce yapabildiğini anımsatan Öz, "Artık profesyonelce çalışacağım. Yeni bir şey yaratmaktan huzur duyuyorum" diyor.
'EVDE GERİLİM KALMADI' İki çocuk annesi, ev hanımı Sevim Taşçıyan da (58) Altı yıllık kursiyer. Herkesin hobi evlerinden faydalanmasını isteyen Taşçıyan, şöyle konuşuyor: "Kesinlikle en güzel terapi yeri hobi evleridir. Bilgisayar kursuna gittim, böyle zevk almadım. Evde gerilim kalmıyor. Arkadaşlarım çantalarında ilaçlarla geziyorlar. Bana göre doktora gideceklerine böyle işlerle uğraşsınlar tüm acıları unuturlar." Emlakçı Ayşe Galin (53) ise hobi evinin müdavimlerinden. İki çocuk annesi Galin, tam sekiz yıldan beri kursa katılıyor. "Bu kursun diploması olmaz" diyen Galin, evini sevdiğini ve öğrendikleri sayesinde sürekli yenilediğini söylüyor. Yaptığı şeyleri evinde görmenin kendisine gurur verdiğini anlatan Galin, "Değişiklik benim için çok önemli. Bu yüzden eskileri saklayıp onları yenileyerek yerlerine koyuyorum. Böylece bir dönüşüm devam edip gidiyor" yorumunu yapıyor. Ayşe Sipahi, 3 yıldır öğretmenlik yapıyor.