Meslek yüksek okullarında İnternet üzerinden uzaktan eğitim veren Sakarya ve Mersin Üniversitesi gibi kurumlara Maltepe Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu (e-MYO) da katıldı. 2006-07 akademik yılında "İşletme, Pazarlama, Bilgisayar Teknolojisi ve Programlama" alanlarını kapsayan program 300'er kontenjan ile bu ay başlıyor. e-MYO programı çalışma hayatı ile beraber zaman ve mekan unsurlarından bağımsız olarak öğrenimine devam etmek isteyen ve ÖSS sınavında yeterli puanı alan tüm öğrencilere açık. Meslek liseleri mezunları bu programlara sınavsız geçiş hakkına sahip. ÖSS'nin tanıdığı ikinci ek yerleştirme hakkıyla (16-18 Ekim) programlar bir seçenek oluşturabilir. Elektronik öğrenim dünyada hızla yayılan bir tarz. Sadece örgün eğitime değil, kurum içi eğitime ya da kişisel gelişime de sesleniyor. Zaman ve mekandan bağımsız oluşlarının yanında e-öğrenim, ders sayısı zenginliği ve kazandırdığı mesleki donanımla da etkili. O halde, e-öğrenim uygulamalarından neden daha fazla yararlanılmasın? Gözümüzün önünde canlandıralım hep birlikte: Örneğin, cezaevlerini dolduran hükümlüler buralarda bilgisayar ve İnternet erişimi sağlanmasıyla e-öğrenim yoluyla mesleki donanım kazansa ve mahkumiyetleri bittiğinde daha yüksek katma değer yaratan işlerde istihdam edilse kazanan Türkiye olmaz mı? Bu insanlar, görece yükselen yaşam standartlarıyla topluma kazandırılmış olmaz mı? Hatta bunu, mevzuatı elden geçirdikten sonra, bağışlar ve özendirmeler yoluyla, Adalet Bakanlığı bütçesine dokunmadan yapmak bile mümkün. Bir pilot projeyle bunu denemekten ne çıkar?