Profesyonel hastalık satıcıları regl öncesi disforik bozukluk hastalığının var olduğunu kabul etmiş. Ancak diğer ülkelerde bu rahatsızlık resmi olarak tanınmış bir hastalık bile değil....
Dünyayı ilaç bataklığına çevirmek isteyen profesyonel hastalık satıcıları, insanları zayıf noktalarından vurmaya çalışıyor fikrinin vurgulandığı "Satılık Hastalıklar" kitabında, ilaç şirketlerinin regl öncesi sıkıntıları bir hastalık gibi zihinlere nasıl kazındığı anlatılıyor. Prof. Jean Endicott, regl öncesi disforik bozukluğun (PMDD) kadınların yüzde 7'sinde görülen piskiyatrik bir rahatsızlık olduğunu iddia ediyor. Prof. Paula Caplan ise aslında hastalığın yeni icat edildiğini ve rahatsızlığın normal regl öncesi sıkıntılardan ayırmak için yeterince bilimsel veri olmadığını öne sürüyor. Daha kötüsü Prof. Caplan, kadınların regl öncesi yaşadıkları ciddi sıkıntılara tıbbi bir damga vurmanın, ıstırabın altında yatan gerçek sebepleri maskeleme riski taşıdığını iddia ediyor.
Bilimsel tartışmalar FDA (ABD Gıda ve İlaç İdaresi) Birleşik Devletler'de PMDD hastalığının var olduğunu kabul etmiş; antidepresanların hastalığın tedavisinde kullanılmasını onaylamış. Ancak dünyanın diğer yerlerinde PMDD resmi olarak tanınmış bir hastalık bile değil. Dünya Sağlık Örgütü'nün Uluslararası Hastalık Kategorileri'nde ayrı bir rahatsızlık olarak listelenemez. Hatta Birleşik Devletler'de bile ilaç şirketlerinin çabalarına rağmen PMDD, psikiyatristlerin görüşlerine göre regl öncesi sendromu (PMS) sadece kısmen listelenmiş ve bu yüzden resmi bir hastalık kategorisi olarak görülmemekte. Amerika'da genç kadınları hedef alan PMDD ile ilgili televizyon ve dergi reklamlarının bombardımanı içinde bu bilimsel tartışmalar görünmez oldu. Regl öncesi yaşanan duygusal çalkantılar, artık normal yaşamın bir parçası değil; bu çalkantılar psikiyatrik bir rahatsızlığın var olabileceğine dair belirtiler olarak kabul gördü. En çok izlenen saatlarde yayınlanan haber bültenlerinde artık ilaç reklamları önemli yer tutuyor. Bu reklamlar sadece ilaç satmakla kalmıyor, bu ilaçlarla ilişkili hastalıkları da satıyorlar. Kanun, ilaç reklamlarında sunulan fayda ve riskleri -çok sıkı olmasa dadenetlemektedir. Ancak hastalıklarla ilgili iddialarda bulunmak herkes için serbest. İlaçların açık bir şekilde tüketicilere reklamının yapılmasına sadece ABD ve Yeni Zelenda'da izin verilmekte. Birçok ülkede ilaç harcamalarının hızla artması ve hastalık bilinçlendirme kampanyalarının aslında gizli bir ilaç reklamları olduğuna dair görüşlerin yaygınlaşmasıyla, tüm bu pazarlama faaliyetlerinin daha daha sıkı denetlenmesi yönünde güçlü tartışmalar da başladı.
Reklamlar yanlış yönlendiriyor Yakın zamana kadar reklamla ilgili eleştiriler, reklamların insanları yeni ilaçların fayda ve riskleri hakkında yanlış yönlendirebileceği konusuna odaklanmıştı. Birçok reklam, faydaları abartma ve yan etkileri önemseme eğiliminde. Amerika'da ilaç reklamlarını denetleyen FDA sık sık ilaç şirketlerini, kanunlara aykırı sayılabilecek kadar yanıltıcı reklam yaptıkları için uyarıda bulunuyor. Endüstrinin tekrarladığı ihlallere, milyonlarca Amerikalının yaygın reçetelenen ilaçların faydaları ve riskleri hakkında yanıltıcı bilgilere maruz kalmalarına rağmen şirketler cezalandırılmıyor. Ancak bu günlerde ilaç şirketi reklamlarının incelenmesinde ortaya yeni bir konu çıktı. Araştırmacılar, her geçen gün daha fazla sayıda reklamın, gündelik insani deneyimlerin ilaç tedavisi gerektirecek tıbbi vakaların belirtileri olduğu fikrini satmaya yardımcı olduğunu keşfettiler.
