Cennet mektupları (50) Merhaba Hakkı Baba.Hayatı özlemenin şimşek hızında yaşıyoruz cennette bile. "Elim sende" oynuyoruz. Aklım dünyada. Geçen hafta koroya seçildim. Erken ölümlerin çığlıklarından yaptığımız besteyi seslendirdik melek ablalara. Cennette ağlamak yasak ama... Gözlerine söz geçiremediler.
***
Penceremin kenarına Atatürk çiçekleri ektim. Harika görünüyorlar.
***
Dün gece, dünyadaki anılarımı anlatıyordum kuşlara. Üzerime tatlı bir ağırlık çöktü, uyuyup kalmışım. Kuşlar, bulutları çekmiş üzerime. Yorgan niyetine.
***
Duyuyorum ki, Ramazan'da iftar çadırları sarmış her yanı. Açlığını doyuruyorlar insanların. Benim küçük aklıma sorarsan, bunlar da toplu kıyım. İnsanlık kıyımı. İnsanların karnı doyuyor da ya ruhlardaki açlık? Onlar için çadır kuracak yürekli biri var mı? Bulursan bana haber ver emi?
***
Örümcek tutan yıldızları temizledim. Pırıl pırıl oldular.
***
Tahta bacaklı bir amca, bacağından araba yaptı bizlere. İtalya'da eski bir film artistiymiş. Nubar Terziyan tanıyor.