Konuşkan Evren
Radikal'de SeyfiÖngider imzalı bir derleme yayınlanıyor. Çankaya'nınBütünAdamları, başlığıyla. Keyifle okuyorum. Önceki gün CumhurbaşkanıEvren'e ayrılmış bölümü okurken, anılarım tazelendi. Diyor ki Seyfi Öngider: EvrenkadarkonuşkanbircumhurbaşkanıTürkiye'yegelmemiştir. Yerinde bir tespit.
***
12 Eylül darbesinin akabinde KenanEvren, Türkiye'de yollara düştü, halka açık toplantı ve mitinglerle durumu anlatmaya başladı. Gitmediği şehir veya kasaba kalmadı, kendisine hediye edilmedik şehiranahtarı da kalmadı. Bu sebeple Türkiye'nin bütün şehirlerinin anahtarını cebine koyabilmiş yegane asker de Evren'dir denilebilir.
***
Saatler süren o konuşmalarında neler mi anlattı darbe liderimiz? Neler anlatmadı ki! Girmedik konu bırakmadı, son derece basit bir mantıkla ve özellikle köy kahvelerinde ayakta alkışlanacak üslubu ile Türk millettini aydınlatmayı ihmal etmedi. Bendeniz de Seyfi Öngiden beyfendiye minicik bir katkı babında söylemek istiyorum ki: Türk milletinin gerçek aydınlanmasüreci işte Kenan Evren'in meydan meydan gezinip her konuda attığı nutuklar olmuştur.
***
Ne ki, bu fedakarane aydınlatma çabasının, millet tarafından nasıl anlaşılmış olduğu hâlâ kocaman bir meçhul olarak karanlıkta saklı durmaktadır. Bu aydınlatmanın derinliği, Picasso'dan bahisle " Neolacakbendeokadarresimyaparım" mesabesinde kaldığından mıdır nedir, yüce milletimiz ilk seçimlerde gidip bütün oyları Turgut Özal'a vererek, meseleyi ne kadar anlamadığını açıkça göstermiştir. KenanEvren anlatamadı demiyorum, haşa, millet anlamamış olmalı diyorum.