FAHRİ trafik müfettişi istediler. Ben "Kadir olur" dedim. Takvim'in a harfinin bile kılını kırk yaran Genel Yayın Müdür Yardımcısı Kılıçparlar, "Abi çok trafik cezam var. Bana uymaz" diye reddetti. Medyalarımızın en yaratıcı Genel Yayın Müdürü İskender Baydar, çözümü şıp diye buldu: "Test yapsak?" "Oluuuur" dedik. Çıkardı bu şekli çekmecesinden, nerden bulduysa, attı toplantı masasına. Takvim'in en tarafsız Fenerli Spor Müdürü Meriç Tunca, önce boynunu tinerci çocuklar gibi büküp baktı. Alıp burnuna dayadı. Normal. Görme zaafiyeti var. Attı masaya. "Tanırım elemanı" dedi, "Şükrü Saracoğlu'nda çim düzeltme memuru." Kimse gülmedi. Agresiftir kardeşimiz. Takvim'in en hassas Yazıişleri Müdürü Yücel Arı, polemiğe girmedi, "Naif bir çalışma" demekle yetindi. Takvim'in Hakkari'nin Çukurca ilçesi Çığlı köyündeki bakkal Haşim'in kaç gazete sattığını ezberden bilen Teknik Koordinatörü Adnan Sertçelik, sazana yattı: "Fındıkları eşeğe kaptırma demek. Tabi abi, aynen öyle." İpeksi dokulu Takvim Magazin Müdürü İpek Durkal, tecrübesini konuşturdu: "Klip çekmiş mi bu? Klibi yoksa tanımam." Ben mevzuya Fransız takıldım: Hımmmmm... İskoç sıkıldı, "Sonra bakarız" dedi. Testte çaktık, gazeteyi yaptık. Bu işaretin anlamını bilen varsa çaktırmadan söylesin. Çaylar benden.