Cennet mektupları (49) Merhaba Hakkı Baba. Bu sabah aynamdaki horoz uyandırdı beni. Baktım bütün herkes ayakta. Türkiye'den şehit abiler geldi Cennet'e... Onları alkışlarla karşıladık. Onların anısına çelenkleri suladık. O askerler en çok annelerini özlüyor. Bir de kopan kollarını ve bacaklarını...
***
Geçen hafta takım yıldızlar arasında futbol turnuvası vardı. Samanyolu şampiyon oldu.
***
Ah yaşamak ah!.. Senin yerinde olsum, Beyoğlu'na çıkardım. Resmini çekerdim tramvayın arkasına asılan çocukların. Bütün mavilikleri içime çekerdim. Canım sağolsun, o çamurlu yolların bile çilesini çekerdim. Sonra Ortaköy'de bir kahve... Bir vapura atlardım, Burgazada, Heybeli... İkiye katlardım sevincimi. Senin yerinde olsam... Üzerimde kuruturdum terli gömleğimi...
***
Okullar açıldı, aklım orada... Anneme söyler misin, kokulu defterlerimi ve boya kalemlerimi göndersin. Küçük Ayı'ya resim yapmayı öğreteceğim.
***
Biliyorum ki, ülkem eskisi gibi değil artık. Eskiden damlara çıkardı çocuklar. Şimdi adamlar, çocukların üzerinde çıkıyor. Ne acı, ne utanç verici...
***
Dün gece Aydede ile bulutları ütüledik. Kısa pantolon yaptık çocuklara. Büyüyen arkadaşlarıma söyler misin? Beni unutmasınlar.
***
Sen benim aşkımı Ne bileceksin Seni yüreğimde Gizliyorum ben Yaş olup süzülsen Görüneceksin Seni gözlerimde Gizliyorum ben
Uzakta olsan da Hep yanımdasın Dolaşan kan gibi Damarımdasın Efkarla içtiğim Sigaramdasın Seni dumanımda İzliyorum ben HakkıYALÇIN
***
19 Eylül 2006 Mutluluk Takvimi İşinin hakkını ver... Karşıt anlamlı kelimeler üret... Ballı süt iç... Gençlik aşklarını anlatan birini dinle...