Fenerbahçe, Avrupa'da özlem duyulan, ama henüz yazılmamış bir tarihe kendini postalarken, rövanşa tedirginlik bıraktı. Ligde sürekli kesintiye uğrayan takım oyunu, sıradan bir Avrupa takımı karşısında bile rayına oturmuyorsa, birilerinin ayağa kalkma zamanı gelmedi mi? Randers'ı maçtan önce "gönüllüteslim" hale getiren rakip yönetici açıklamaları, Fenerbahçe'yi oynamadan kazanmanın masalında uyuttuysa, kimdir suçlu olan? Zico'nun gözlerinin perdesi, daha ne kadar kapalı kalacak böyle? Bu takımın orta alanı koca bir panayır yeri. Takımda birbirinin yükünü azaltmak yerine, artıranlar var. Olması gerektiği kadar fedakarlık bile yok. Alex'le birlikte, yokluğunda varlığını özleten Appiah'tan başka futbolcu var mı? Kimliksizölüler arasında, Appiah'ın resmi bile bu takıma gerekçedir. İki yıl önce Lyon'la kafa kafaya mücadele eden takımın yerinde yeller esiyorsa, geçen sezon Schalke'yi sahadaki mücadeleyle döven Fenerbahçe'nin yerini, kuzu gibi bir takım almışsa, bu takımın eksilen yanlarını onarma zamanı gelmedi mi? Fenerbahçe'nin 100. Yıl gerçeğinde, hayalleri yarım kesmesi yakışıklı değil. Üstelik bu kulübü doğum tarihinden vurmak isteyen ve kendiliginelayıkgören kompleksli ordular varken... Hep destek tam destek de... Gerçeklerigörmezseniz,içinizdekiaşkölmüşdemektir. Bir maçı mücadele etmeden kazanmak mümkün değil. Bunu bilmek gerek. Ama hatalarda inat etmek ve eleştirilere görmeyen gözlerle bakmak, hesapta olmayan bir yenilgiyi getirir. Çünkü Fenerbahçe'nin Avrupa'da vukuatı çok. Randers'ın gönüllüteslimayakları, dilerim rövanşta Fenerbahçe'yi uyutmaz yine.