Mavi suların içinde salınıp duran yemyeşil yosunlar, ciltte harikalar yaratıyor. Bir çok cilt sorunu için kullanılan deniz yosunu, taze bir cilde kavuşmak isteyen kadınların tercihi.
Denizin içinden gelen yosun, estetik sektörünün olmazsa olmazı haline geldi. Sağladığı güzellik etkisiyle son yıllarda büyük önem kazandı. Özellikle vücutta kan dolaşımını arttıran özelliği olduğu için tercih ediliyor. Vücudun sıkılaşmasını da sağlayan yosun çoğunlukla güzellik merkezlerinde kullanılıyor ve içeriğindeki etken maddeler sayesinde yüzünüzde de etki sağlıyor. Önce özündeki vitamin ve minarellerle cildi besliyor.
ÖLÜ HÜCREYE SON... YÜZE uygulandığında ise yağı dengeliyor, cilt sorunları için olumlu etkiler yaratıyor. Aynı zamanda dezenfekte edici ve sivilce kurutucu özellikleri bulunuyor. Cildi ölü hücrelerden arındırmayı sağlayan yosundan elde edilen çok sayıda kozmetik ürün var. Yosun kremleri, yağları, jelleri ve maskeleri gibi, bunlar doğal yosun yapraklarından üretiliyor. Toparlayıcı etkisi olan yosun, sarkan ciltlere de iyi geliyor. Son zamanın trendi olarak da, beden formunu korumak isteyen kadınlar canlı, diri ve sıkı bir görünüm için yosun kürleri yaptırıyor. Günümüzün bakımlı modern kadını, denizden gelen güzelliğin mucizesine inanarak, bu nimetten faydalanmayı tercih ediyor.
YAŞLANMAYA ÇARE... GÜZELLİK uzmanı Nesrin Sürer, yaz boyunca deniz ve tatil atmosferinin olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak için yine denizden gelen yosundan yararlandıklarını belirtti. Ve ciltte meydana gelen lekelere ve kırışıklıklara karşı yosunun mucizevi etkisinden nasıl yararladıklarını anlattı: "Deniz yosunlarının toksin giderici ve tenin su dengesini sağlayıcı etkisi buluyor. Ayrıca yüksek miktarda kalsiyum içeriyor. Ancak etkileri bunlarla sınırlı değil. Cildi güzelleştirip, yaşlanmayı da geciktiriyor. Sivilceli ciltlerin iyileştirilmesinde ise yosunlu kremler önemli bir malzeme olarak kullanılıyor. Tabi leke tedavisindeki gücünü de unutmamak gerek. Biz yosunu meyve özleriyle karıştırarak daha da olumlu bir etki elde ediyoruz" dedi.