Petrol, değerli madenler ve emtia fiyatlarındaki yükseliş dünya genelinde enflasyon artışını körüklüyor. Özellikle de ABD'de Nisan ayı enflasyon rakamlarının yüzde 0.6 gibi beklenilenin çok üzerinde çıkması yeni bir faiz artırımını gündeme taşıdı. Bu da gelişmekte olan ülkelerden paranın kaçmasına neden oluyor. Türkiye'de ise dalganın boyu giderek büyüyor. 38 bin 943 puana kadar gerileyen Borsa endeksi yılın en düşük seviyesini gördü. Döviz fiyatları ise 2004 yılı seviyelerine geri döndü. Türbülansın ne zaman son bulacağı ise bilinmiyor.
Riskler sürüyor Gözler yurt dışı borsalarda. Euro bölgesi başka olmak üzere dünya genelinde borsalardan çıkışlar sürüyor. Paranın yönü değişti, kısa bir süre öncesine kadar gelişmekte olan piyasalara yönelen küresel sermaye, şimdi 'güvenli limanlara' yönelmeyi tercih ediyor. Uluslararası yatırım bankalarının "Pozisyon azaltın" uyarısı da bunu destekliyor. Altın fiyatlarında kısa vadede bir düzeltme yaşansa da orta vadede yükselişin sürmesi bekleniyor. Tabii altınla birlikte bakır, gümüş başta olmak üzere tüm değerli madenlerin fiyatı artıyor. Bu da menkul kıymetlere olan ilgiyi azaltıyor. Geçen hafta ABD enflasyon rakamları ve Danıştay saldırısıyla sarsılan ancak toparlanma sürecine giren piyasalarda riskler sürüyor. Özellikle de Japonya ve AB merkez bankalarını faiz kararı, özellikle Borsa'da yeni bir satış dalgasına neden olacak. Ardından ABD Merkez Bankası FED'in faiz artırım kararı gelebilir ki orta vadede hisse senedi piyasalarında risk yüksek görünüyor. Ayrıca Mayıs ayı enflasyon rakamlarının da yüksek çıkması beklentisi oldukça yüksek. Hisse bazında hareketler devam etse de genel olarak endekste yön aşağı, satışlar bu şiddette devam ederse yakında 35-36 binli rakamları görebiliriz. Bu dönemde riskleri azaltmakta yarar var. Piyasadaki dalgalanmanın boyutları yükseldiği için kısa vadeli "Al-Sat" da denenebilir. Ancak bizim önerimiz defansif yatırım araçları.
Dövizde hareket var... Bono ve hisse senedinden çıkan yabancılar pozisyonlarını kapatmak için dolar alımlarını sürdürüyorlar. Bu da doların 1.5000 YTL sınırında kalmasında etkili oluyor. Ancak dikkat çeken önemli bir nokta ise olumlu bir gelişme anında dolar hızla değer kaybediyor.