ÜLKEMİZDE anksiyeteli bozuklukların görülme oranı yüzde 15 civarlarındadır. Bunun yüzde 34'ünü panik bozukluk oluşturmaktadır. Ülkemizde çok yaygın görülen psikiyatrik hastalıklardan biridir. Panik bozukluğu agorafobili ve agorafobisiz panik bozukluklar olarak 2'ye ayırabiliriz:
Agorafobi ile beraber süren panik bozukluk: Agorafobi (açık alan korkusu); beklenmedik şekilde ve beklenmedik zamanda ortaya çıkacak bir panik atağın ya da panik benzeri semptomların ortadan kalkması için yardım almanın ve kaçmanın zor olacağı yerlerde bulunmaktan yoğun bir anksiyete duyma şeklinde oluşan fobidir. Tek başına ev dışına çıkamama, açık ve kalabalık alanda olamama, duraklarda sıra bekleyememe, köprü üzerinde ya da trafikte olamama gibi örneklendirilebilir. Kalabalık caddeler, kalabalık mağazalar, tüneller, köprüler, asansörler, metrolar, uçaklar, hasta için son derece kaçınılması gereken uyaranlardır. Evden tek başlarına çıkamazlar. Mutlaka yakın birinin eşlik etmesi için ısrarda bulunurlar.
Agorafobi bulunmayan panik bozukluk: Yineleyen, beklenmedik panik atakların en az birini 1 ay süreyle başka atakların olacağına dair yoğun bir anksiyete (kaygı), kontrolü kaybetmeye yönelik yoğun üzüntü, alışılmış davranışlarda değişiklik izler. Açık alan korkusunun görülmediği tiptir.