Kriz haline gelen Merkez Bankası Başkanlığı ataması, dün yapıldı. Başkanlık, 26 yıllık kurum çalışanı Durmuş Yılmaz'ın oldu.
***
'İç'ten başkan
34 gündür tartışılan Merkez Bankası Başkanlığı ataması dün gerçekleşti! Paranın yeni patronu Durmuş Yılmaz, ilk günden önemli mesajlar verdi.
'Dalgalı kura devam' Merkez Bankası Başkanlığı koltuğundaki boşluk nihayet dolduruldu. Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer, Merkez Bankası Başkanlığı'na Durmuş Yılmaz'ın atanmasına ilişkin kararnameyi onayladı. 26 yıllık Merkez Bankacı olan Yılmaz, hem Banka Meclisi hem de Para Politikası Kurulu üyeliği görevinde bulunuyordu. Dalgalı kurun devam edeceği, büyüme ve istihdam politikalarının destekleneceği mesajı veren Yılmaz, "Bizim kıymetimiz kendi koyacağımız taşla ölçülecek" dedi.
Hükümetle ilişkilerin sırrı Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, yaptığı basın açıklamasında, Türkiye'nin para politikası alanında elde ettiği en büyük kazanımın "Merkez Bankası bağımsızlığı" alanında olduğunu belirtti. Yılmaz şöyle devam etti: "Fiyat istikrarına giden yolda, enflasyon hedefi hükümet ile birlikte belirlenmektedir. Hedeflere ulaşmak temel amacımızdır. Bununla çelişmemek kaydıyla, hükümetimizin büyüme ve istihdam politikalarını da desteklemeye devam edeceğiz."
'Altın fırsat yakalandı' Türkiye'nin 30 yılı aşkın bir süredir yaşadığı yüksek enflasyonun tahribatından kurtulmak için altın bir fırsat yakaladığını söyleyen Yılmaz, "Düşen enflasyon dönemi, başarı ile tamamlanmak üzeredir. Bundan sonraki hedefimiz ise fiyat istikrarına ulaşıp, bunu kalıcı kılmaktır.Merkez Bankamız, ülkemizin büyüme potansiyelini hayata geçirmedeki en önemli katkıyı da bu doğrultuda yapacaktır" şeklinde konuştu.
Koltuk dolacak mı? Yılmaz, gazetecilerin, "Süreyya Serdengeçti'nin emekliye ayrılması ile yerinin doldurulamayacağı şeklinde bir izlenim vardı. Bu koltuğu doldurabilecek misiniz?" sorusunu da şöyle yanıtladı: "Merkez Bankası'nda bugüne kadar çalışanlar bulundukları dönemlerde Merkez Bankası'nı belli bir çizgiye getirmişlerdir. Bu çizgi Merkez Bankası'nın kurumsal bağımsızlığına büyük bir katkıdır. Biz, bu kurumsal katkıya katkı yapanların, taşı koyanların kıymetini bileceğiz ve bizim kıymetimiz de kendi koyacağımız taşla ölçülecek."