Bakıyorsunuz ihracat ve üretim rakamlarına, tekstilde kötüye gidiş var. Üretim geçen yıl tekstilde yüzde 12, hazır giyimde de yüzde 10 düşmüş. Bu yılın ocakşubat döneminde de gerileme sürmüş. Tekstil 2 ayı yüzde 14'lük bir kayıpla kapatmış. Hazır giyimde bu oran yüzde 22 gibi çok büyük bir orana ulaşmış. Buişiyapanlardan,"durumumuzçokkötü,bugidişlebatacağız"gibiferyatlarduyuyorsunuz. Durumlarına üzülüyorsunuz. Hatta onlara acıyorsunuz. Sonra baharlık bir şeyler almak için çarşıya çıkıyorsunuz. Vitrinlerde yeni mevsimin giysileri yerini almış. Bir mağazaya giriyorsunuz. Ceket, pantolon, ya da mevsimlik bir takım elbise alacaksınız? Odaneeee? Fiyatları görünce dudaklarınız uçukluyor. Başlıyorsunuz söylenmeye.: -Hani tekstilde kriz vardı. Hani satış yapamıyorlardı. Satış yapamayan bir sektör hiç fiyatları bu kadar abartır mı? Şimdi bu yüksek fiyatlar ters tepip satışları iyice düşürmez mi? Sayınokurum. Hafta sonu mağazaları gezdim. Markalı ürünlerin fiyatlarına baktım. Mevsimlik bir ceket 400 ila 800 YTL. Tanımış firmaların takım elbiselerinin fiyatı 1000 YTL'den başlıyor. Tişörtler geçen yıla göre yüzde 100 pahalı. Montlar da keza Bufiyatlardansatışyapanyerlerbutikdeğil.Özeldikimyapanyerlerhiçdeğil.Hepsimağaza Tek farkları marka olmaları.Tanınmaları. Onların fiyatları Avrupa'daki butiklerin fiyatlarından bile yüksek. Bu resmen fırsatçılık. Resmen tamah. Biliyor musunuz ki, tekstilde kar marjı yüzde 300 ila 500 arasında. Yani 100 liraya mal olan bir giysi 500 liraya kadar satılıyor. Böylefiyatpolitikasıolmaz.Böylerekabetolmaz. Sürekli ağlayacaksın, fırsat buldu mu da müşteriyi kazıklamaya çalışacaksın. Bu şımarıklığın sonu daha derin bir krizdir. Bakın yakında fiyatları nasıl indirecekler. Çünkü bu fiyatlardan satamayacaklar. Bufiyatlardanalanlardakazıklanmışolacak. Galiba, tekstilcilerin durumuna üzülmekle hata ediyoruz.
Bakıyorsunuz ihracat ve üretim rakamlarına, tekstilde kötüye gidiş var.
