Gıdasını fazlasıyla aldığı her halinden belli olan bir köy köpeği, ayak bastığı İstanbul'da çelimsiz bir sokak köpeğine halini sorar. "Nasılsın?" Çelimsiz köpek, üzüntülü bir ifadeyle cevap verir. "Ah dostum, pek iyi değilim. Çok kötü günler geçiriyoruz. Arada sırada bir kemik buluyorum, o da küflenmiş oluyor. Ya sizler nasılsınız, köy hayatı nasıl? Köyden gelen köpek cevaplar. "Bizim oralarda istediğin kadar kemik var, hatta ormanı eşelersen, etli kemikler bile bulabilirsin." Çelimsiz şehir köpeği hayretle sorar. "Madem öyle, İstanbul'a neden geldin? Köyden gelen köpek sıkılarak cevap verir. "Laf aramızda ama ben buraya canı gönülden havlamak için geldim."