- Aloo... - 118 Bilinmeyen Numaralar, buyurun. - Abiii... - Efendim? - Buzullar eriyor abim. - Bana ne? - Ne demek "Bana ne?" Bu gidişle çok yakında dünyayı sular kaplayacak. - Kaplasın. - Abi orası orası değil mi? - Kardeşim, burası 118 Bilinmeyen Numaralar. - İşte ben de onun için arıyorum. Bu sakın ABD'nin bir numarası olmasın? Bunlar, buzulları eriterek altta kalanları boğmasın. - Biz burada abonelerin numaralarını veriyoruz. Dünyanın numarası bizi ilgilendirmiyor. - Seni ilgilendirmiyor, onu ilgilendirmiyor, ne olacak bu dünyanın hali be kardeşim. Sana "Buzullar eriyor" diyorum ya. - Sen buzulları bırak, benim maaşım eriyor, ona bir çare söyle bakalım. - Onu hükümete sorsana abi. - Hükü-metin numarası da bu işte. Bir yandan ekonomi düzeliyor, bir yandan bizim paralar eriyor. - Ya şimdi ne yapayım ben? Sana bir soru sorayım diye aradım başıma gelene bak. Sen benim kafamı amma da böyle acayip karıştırdın abim beee. Yaktın beni yaay...