Perşembe akşamı 32.Gün'ün 20. yılı için verilen kokteyldeydik. Benim için özel bir akşamdı, çünkü 32.Gün bir anlamda bizim kuşağımızın kişisel tarihi gibidir... MehmetAliBirand, TRT'de başlayan program için ilk kamera karşısına geçtiğinde ben henüz 15 yaşındaydım. Özal devrinin hüküm sürdüğü o yıllarda hem Türkiye'de, hem dünyada inanılmaz bir değişim rüzgarı esiyordu. Ve biz bu değişimin dinamiklerini en çok 32.Gün'den takip ediyorduk. Birand'ın dünya liderleriyle yaptığı röportajların öneminin farkındaydık ve bu yüzden her hafta programı soluksuz izlerdik. 32.Gün, özel televizyonlar hayatımıza girdikten sonra da yıllarca ekranların en prestijli haber programı olmayı sürdürdü. Fakat programlar da insanlar gibidir, sonsuza kadar aynı çizgiyi ve formu koruyamazlar! Nitekim bu haber klasiği de zamanla eski popülaritesini yitirmeye başladı ancak hiçbir zaman sıradanlaşmadı. Bugünlerde Birand ve RıdvanAkar ikilisinin yönetiminde ikinci baharını yaşayan 32.Gün'ün yaşgününde bir gerçeği daha fark ettim; yetiştirdiği birçok ünlü haberciyle bir akademi misyonu da üstlenmiş. Barkovizyonda AliKırca, MithatBereket, CanDündar, SavaşAy, DenizArman, ÇiğdemAnat ve CüneytÖzdemir'in eski görüntülerini izlerken biz de zaman tünelinde yolculuk yaptık.
***
TVOscarları "Nilay'a gelene kadar bu Gizem Özdilli'nin değil yüreği, vücudunda yanmadığı yeri kalmamıştır!" YusufAzuz(ShowBiz'de)
***
Hanım okuyucularımız, Ihlamurlar Altında'nın Yılmaz'ı Bülent İnal'ı, Kadir İnanır'dan sonra en anlamlı bakan aktör olarak ilan ettiler.