Boşanırken çocuklarınızı gözardı etmeyin. Sağlıklı bireyler yetiştirmek istiyorsanız, kişisel öfkenizi bir tarafa koyun ve onları birbirinize karşı koz olarak kullanmayın.
Boşanma; kişilikleri, sosyo-kültürel değerleri, alışkanlıkları ve tepkileri ile birbirine uyum sağlayamayan, bir arada iken herhangi biri ya da her ikisinin de sosyal, mesleki sorunlar yaşadığı; vücutsal ve ruhsal yakınmalar geliştirebildiği kişilerin ayrı ayrı daha sağlıklı olabilmesi temeline dayanan bir sosyal gerçekliktir.
Ne yaparsanız yapın yürümeyebilir Her boşanma, felaket anlamına gelmez. Bu, tıpkı bir yemeğe aynı zamanda hem tuz hem şeker koymak gibi düşünülebilir. Her birisi ayrı ayrı konulduğunda yemekleri leziz hale getirse de, aynı yemeğe katılırsa yenmez olurlar; ya da 2 ilaç ayrı ayrı kullanıldığında çok olumlu etki yaparken, aynı anda alınırlarsa vücutta zararlı etkiler gösterebilirler. Bazı evlilikler de böyledir. Her türlü çaba harcanmasına karşın, kimi evlilikler ayrılık ile sonuçlanabilir. Bu durumda, eşler kendi hayatlarını bu sefer daha özenle inşa etmek durumundadır. Peki diyelim eşler bunu yaptı, ya eğer ayrılan kişilerin çocukları varsa, onlar ne olacak? İşte aslında, boşanan çiftler kendilerinden çok çocuklarına odaklanmaktalar. Yine de ne yazık ki, eksik ya da hatalı davranışlar ile çocuklarının ve kendilerinin durumunu zora sokmaktalar.
Sorununuza çocuğunuzu ortak etmeyin Boşanan çiftlerde çocuk hem anne hem de baba ile görüşebilmelidir. Boşanma iki erişkinin birbiriyle olan sorunları sonucu olduğundan, tarafların çocukla ilgili bir derdi yoktur. Dolayısı ile çocuk soruna ortak edilmemeli, maşa haline getirilmemelidir. Her iki taraf ya da onların çevreleri, çocuğu karşı tarafa yönelik yıkıcı eleştirilerle yıpratmamalıdır. Bu son derece ilkel bir yaklaşım şekli olup, kendi kendisine yeterli olamayan, özgüveni bulunmayan kişilerin yapabileceği bir davranış şeklidir. Çocuğun annesinden veya babasından sevgi ya da ilgi eksikliği yoksa, herhangi birini diğerinden üstün tutmaması hedeflenmelidir. Aksi halde, çocuğun ileri dönemdeki ruhsal gelişimine kalıcı darbeler indirilmiş olabilir.
Anne ya da babayı yeterince görmelidir Her anne baba için çocuklarını kendilerine göre daha iyi koşullarda büyütmek, kültürel açıdan daha donanımlı, olumlu ve uygar olmasını sağlamak birinci hedeftir. Bu hedef boşanma sonrasında da geçerlidir. Bu nedenle hem anne hem babanın her türlü görünüm, davranış ve düşünceleri ile çocuklarına örnek olmaları gerekir. Çocuk anne ya da babayı yeterince göremez veya yeterince örnek almak istemezse, uygunsuz ya da yanlış kişileri kendisine örnek olarak alabilir.