Sinek kaydı traş olmak için berbere giden genç adamın hayatı kabusa döndü! Sadece traş olduğu için cinayetle suçlandı, 33 gün hapis yattı!.
Dış görünüşe göre katil avı İzmir'de 2 Ağustos gecesi saat 00.10 surlarında işlenen cinayetin tek görğü tanığı olan Bülent Kartal, katili "Uzun boylu, uzun saçlı" olarak tarif etti ve ekledi: "Saçları hafif kıvırcık ve beyazdı." Polis, tarife benzeyen dekorasyoncu İbrahim Düzakar'ı berber koltuğunda gördüğü anda gözaltına aldı.
Bir tek polisi ikna edemedi Gerekçe, 'Katil tipini değiştiriyor olabilir'di. Bütün derdi uzayan saçını ve sakalını kestirmek olan Düzakar, bir anda cinayet sanığı olarak cezaevinde buldu kendini. Cinayet suçlamalarını reddeden talihsiz adam, o gece aynı saatlerde Söke'de bir yakınının düğününde olduğuna kimseyi ikna edemedi.
Akıllı avukat olayı çözdü Düzakar ailesinin tuttuğu avukat düğünün fotoğraflarını buldu. Bir fotoğrafta Kafkas oyunu oynayan Düzakar'ın ardında asılı olan duvar saati, talihsiz adama özgürlüğünü getirdi: Saat 00.07'yi gösteriyordu. Fotoğraf ise olayın olduğu 2 Ağustos gecesi çekilmişti.
Cinayet saatinde halay çekiyorduk Bir ara kendi kendime 'Acaba o adamı gerçekten ben mi öldürdüm' diye sorduğunu söyleyen talihsiz adam, "Polise ve mahkemeye bin defa 'O saatte ben düğünde halay çekiyordum' dedim ama dinletemedim" diyor.
***
Ya fotoğraf olmasaydı
Katile olan benzerliği yüzünden cezaevine atılan genç, düğünde olduğunu belgeleyen fotoğraftaki saat sayesinde 33 gün sonra özgürlüğüne kavuştu.
İzmirli dekorasyoncu İbrahim Düzakar'ın (30) başına gelenler "pişmiş tavuğun başına gelmedi." Berber koltuğunda saç kestirirken cezaevini boylayan gencin, demir parmaklıklar arkasında geçen 33 günlük serüveni şöyle gelişti: 2 Ağustos 2004'te saat 00.10 sıralarında Eşrefpaşa'daki Cici Park'ta İbrahim Karadağ (34) meçhul bir kişi tarafından öldürüldü. Polis, Bülent K.'yı görgü tanığı olarak sorguya aldı. Tanık, katil zanlısını, "uzun boylu, uzun saçlı" olarak tarif etti ve ekledi: "Saçları hafif kıvırcık ve beyazdı". Polis, bu eşgal üzerine zanlıyı aramaya başladı.
TANIK YANILTTI 2 gün sonra Yenişehir'de bir berberin önünden geçen sivil polisler, zanlının eşgaline benzeyen birini, saçlarını kestirirken gördü. 'Katilin eşgalini değiştirmek istediğini' düşünen ekipler, koltukta oturan dekorasyoncu İbrahim Düzakar'a, "Neden saçlarını kestiriyorsun?" diye sordu. Genç adam bu soruya, "Bakımı zor oluyor" cevabını verdi. Bu cevaptan tatmin olmayan polis, Düzakar'ı gözaltına alırken genç adam olacaklardan habersizdi. Genç adama Akdağ'ı tanıyıp tanımadığı soruldu. Cinayet suçlamasıyla şoka giren Düzakar, olay gecesi Söke'de, halasının düğününde olduğunu söyleyerek, "Cinayeti ben işlemedim" dedi. Polis, bunun üzerine olayın görgü tanığı Bülent K.'nın ifadesinin belirleyici olacağını düşündü. Tanığa, aynalı cam arkasında 3 kişinin ortasında duran İbrahim Düzakar gösterildi. Tanık, "Cinayeti uzun boylu adam işledi. Saçlarını kestirmiş galiba" deyip Düzakar'ı gösterdi.
DEDEKTİF AVUKAT Tutuklanan genç adam hakkında, 24 yıl hapis istemiyle dava açıldı. Demir parmaklıklar arkasında kabus dolu günler geçiren Düzakar'ı savunması için ailesi, Avukat Ömer Ayebe ile anlaştı. Dedektif gibi çalışan avukat, öncelikle elindeki en önemli delil olan video ve fotoğrafları tek tek inceledi. Bir fotoğrafta Düzakar, kuzeni Ayşenur ile Kafkas dansı yapıyordu. Köşedeki saat ise 00.07'yi gösteriyordu. Oysa cinayet, saat 00.10'da işlenmişti. O halde Eşrefpaşa'da 00.10'da işlenen bir cinayetin sanığı, nasıl olur da 00.07'de Söke'deki bir düğünde pistte olabilirdi? Yoksa Düzakar, 3 dakika içinde cinayeti işleyip tekrar düğüne mi gitmişti? Avukatın bu fotoğraf ile birlikte diğer tüm delilleri mahkemeye sunması üzerine Düzakar, cezaevine girdikten 33 gün sonra özgürlüğüne kavuştu.
