1985 yılından bu yana geçen 19 yılda özelleştirme için 12 milyar dolardan fazla para harcayan Türkiye'nin kasasına, aynı dönemde ancak 12.7 milyar dolar girebildi.
Özelleştirme her yönüyle oldukça büyük harcamalar gerektiren ve maliyeti yüksek bir süreç. Özelleştirme harcamalarının içinde en büyük gider kalemini 5 milyar 760 milyon dolarla özelleştirme kapsamındaki kuruluşlara yapılan ödemeler oluşturdu. Bu harcamaların içinde ise sermaye iştiraki, borçlar, personel ödemeleri bulunuyor. Genel yönetim giderleri, Hazine'ye yapılan aktarma ve diğer kullanımlar milyar 550 milyon dolarla ikinci büyük kalemi teşkil etti. Faiz, vergi ve borç ödemeleri ise aynı dönemde 2 milyar 473 milyon dolarla özelleştirme harcamaları içinde üçüncü büyük kalemi oluşturdu. Danışmanlık hizmetleri, ihale ilanları ile reklam ve tanıtım giderleri ise 245 milyon 456 bin dolar tuttu. Özelleştirmenin başladığı 1986 yılından 2002 yılına kadar toplam 11 milyar 199 milyon dolar gelir sağlanırken, 2003 yılı ve 2004'ün ilk 6 ayı toplamında 1 milyar 600 milyon dolar gelir elde edildi.
100 LİRANIN 82 LİRASI GİTTİ İptal edilen işlemler nedeniyle bu yıl çıkmaza giren özelleştirmede elde edilen her 100 liranın 82 lirası sermaye iştiraki, danışmanlık, ilan ve borç gibi harcamalara gitti. 2004 yılında, 952.7 trilyon liralık tahsilat gerçekleştirildi. İdarenin temettü gelirleri 244.8 trilyon lira olarak hesaplanırken, kapsamdaki kuruluşlara verilen borçlardan da 3.5 trilyon lirası tahsil edildi. Kuruluşun diğer gelirleri 44.4 trilyon lira olarak hesaplanırken, 198 trilyon liralık borçlanma ile birlikte 1 katrilyon 443 trilyon liralık kaynak elde edildi.
142 TRİLYONLUK ÖDEME Bu kaynağa karşılık, özelleştirme kapsamındaki kuruluşlara 142.5 trilyon liralık ödeme yapıldı. Bunlar içinde 76.7 trilyon lira ile en yüksek payı sermaye iştirakleri alırken, kuruluşlara kredi biçiminde verilen borçların tutarı 50.6 trilyonu buldu. Bu dönemde özelleştirmeye bağlı iş kaybı tazminatları için 11.1 trilyon lira, özelleştirme sonrası tazminat ve diğer personel ödemeleri için 2.2 trilyon lira, yüzde 30 erken emeklilik prim ödemeleri için ise 1.7 trilyon liralık kaynak kullanıldı. ÖİB, denetim ve danışmanlık için bu yıl 1.7 trilyon liralık harcama gerçekleştirirken, ihale ilanı giderleri için de 651 milyar liralık harcama yapıldı.