Ne demiş Orhan Veli: "Beni bu güzel havalar mahvetti Böyle bir havada istifa ettim Evkaftaki memuriyetimden."
Bir işçinin ağzından bakın şiir ne hale geliyor: "Beni bu 2001 krizi mahvetti. Böyle bir ortamda atıldım. Fabrikadaki işimden." Birkaç yıl önceki kriz hala hafızalarda taptaze. Kimimiz işimizden, kimimiz gelirimizden olduk. Kimi patronlar işlerini küçülttü. Kimi iflas etti. İşsiz kalan işçiler ele güne muhtaç duruma düştü. Krizden herkes yara bere içinde çıktı. Bu arada ders alanlar da oldu. Patronlar gibi DİE'nin İmalat Sanayi Ücret ve Kazanç Araştırması'na bakınca, görülüyor ki, kriz döneminde patronlar hayli şeyler öğrenmiş. Bu öğrendikleri de işçilerin hiç hayrına olmamış. İlk öğrendiklerini hepimiz biliyoruz: İşçi ücretlerini dondurmak. Ya da yüzde 3-5 gibi sembolik zamlar yapmak. Meğer bilmediklerimiz de varmış. Patronlar bu krizde işçileri daha fazla çalıştırmayı da öğrenmişler. Az işçi ile daha fazla verimin formülünü bulmuşlar. İki kişinin yaptığı işi, bir kişiye yaptırmaya başlamışlar. DİE araştırmasında bunun delilleri açıkça görülüyor. Bu yılın Ocak-Mart dönemini kapsayan araştırmaya göre, özel sektör imalat sanayiinde çalışanların sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2.4 oranında artmış. Aslında bu oran, üretim, satış ve ihracattaki büyük artış göz önüne alındığında çok düşük kalıyor. İşin ilginç noktası ise şu: İşçi sayısında çok fazla değişim olmazken, işçi başına üretimde yüzde 11.6 oranında artmış. Saat başına vurulduğunda üretim artışı yüzde 9.1 gibi bir orana ulaşıyor. Bir örnek: Giyim sektöründe çalışan sayısı yüzde 10 azalırken, çalışan başına verim, yüzde 9.3 artmış. Yani işveren aynı üretimi daha az işçi ile yapar olmuş. Kişi başı verim artışı basımyayımda yüzde 26.6, TV üretiminde ise yüzde 35 gibi çok yüksek oranlara ulaşıyor. Otomotiv sektöründe ise bu oran yüzde 48 ile rekor kırıyor. Görülüyor ki, patronların yeni sloganı; "Daha az işçi, daha fazla üretim." Sonuçta daha çok kar. Biraz gaddarca ama, ne yaparsınız. Patron milleti. Yakında, "Hiç işçisiz üretim yapacağız" diye tuttururlarsa şaşırmayın.