Fenerbahçe yeni kurulmuş bir takım değil. Bu gerçeği uzun uzadıya anlatmanın ya da ispatlamanın gereği yok. Ama dün geceki Fenerbahçe'yi Porto önünde ilk kez izleyen biri takımın zamana ihtiyacı olduğu izlemini rahatlıkla edinebilir. Fenerbahçe'nin ne savunma ne de ofans kurgusu vardı dün gece. Özellikle de ilk yarıda. Roberto Carlos, Emre, Güiza topu ayağına aldığında tribündeki herkes, "Topu şimdi kaybedecek" diyordu. Sadece Gökhan Gönül ile Uğur Boral'ın bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Deivid için bir şey söylemek istemiyorum. Çünkü fizik olarak hazır olmadığı ortada. Bursa ve Galatasaray maçlarında attığı goller ise bana göre Allah'ın lutfuydu! Fenerbahçe kesinlikle bir motivasyon takımıdır. Motive olamadığı maçlarda sıradan bir takım farksız, hatta daha kötüsü diyebilirim. 4 maçta toplanan 2 puan belliki futbolcuların gruptan çıkma inançlarını sarsmış. Bence artık takım tek forvet oynamalı, çift forvet oynamalı, tek ön libero ya da 2 ön libero gibi tercihleri konuşmak çok anlamsız. Takımda çok fazla sayıda formsuz oyuncu var. Motivasyonun yanında geçen sezonki fizik güç de kaybolup gitmiş. Volkan'ın ilk goldeki hatası inanılır gibi değil. Edu da savunmanın göbeğinde yapayalnızdı çünkü Yasin, yedek kulübesinde kala kala futbolu unutmuş. O da çok fazla zamanlama hatası yaptı. Takımın oynama isteği olmayınca iş bireysel işlere kalıyor. Bireysel hatalar da peş peşe gelince yenilgi kaçınılmaz oluyor.