Cüneyt Tanman: G.Saray ve Fener bu yarışın en önemli aktörleri. Zamanla çok daha iyi olacaklardır... Selçuk Yula: İkinci yarının ortasına doğru Fener ve G.Saray başbaşa kalırlarsa benim için sürpriz olmaz.
Cüneyt Tanman Sağlık kurulu gerekli kontrolleri yapsaydı Arda asla böyle bir durumla karşılaşmazdı
Selçuk Yula "Formam değerli, 3 dakika bile giysem önemli" diyen Arda, vücuduna ihanet etmiştir
* Fenerbahçe son 2 haftada aldığı sonuçlar ve sergilediği futbolla yeniden doğuş sinyalleri verdi. Sizce ilk haftalara oranla en dikkat çeken değişiklik nedir? S.Y.: Bu ivme ne yazık ki dizilişle, oyun taktiğiyle alakalı değil. Aragones'i en çok eleştirdiğim konu her maça aynı sistemle çıkması. Halbuki Arsenal, Galatasaray maçları başkadır; Ankaraspor, Hacettepe maçları başkadır. Sezon başından beri Güiza'ya belki kendisinden daha çok üzülen bir insanım. Aldığı paranın üstüne yatmamak için sahanın her yerine koşuyor. Kendi bölgesinde de güçsüz kalıyor. Zaten top da gelmiyor. Fenerbahçe'nin son haftalardaki iyi oyununu nedenine gelince. Nedeni çok açık... Sakatlar iyileşti ve takıma girmeye başladı. Orta sahaya Deivid, Emre, Vederson gibi iyi top yapan, teknik futbolcular yerleşmeye başladı. Alex de onların arasına girmeye başladığı anda Fenerbahçe'nin futbolu herkesin gözünü kamaştıracak seviyeye gelecektir.
* Galatasaray önemli bir 3 puan aldı. Hücumda her zamanki gibi etkili bir oyun sergilediler. Ancak, savunma yine tatmin etmedi. Sizce savunmadaki aksaklık nedir ve neler yapılması gerekir? C.T.: Sadece Belediye maçı değil, ondan önceki Kayseri kupa maçında da Galatasaray defansı büyük sıkıntı yaşadı. Kayseri'nin 10 tane pozisyonu vardı. Savunmayı sadece Servet ve Emre'yle sınırlandırmak doğru olmaz. Savunma takım halinde yapılır. Ama takım bütünlüğü olmadığında defansla orta alan arasındaki boşluk büyüdüğünde rakiplerin tek bir yetenekli oyuncusu bile Galatasaray'ı yıkmayı başarabiliyor. Bir de Meira stoper oynadığında ilk toplara basmadığı ve geri geri kaçmayı tercih ettiği için orta sahadaki boşluk daha fazla sıkıntı yaratıyor. O bakımdan orta saha oynaması, Servet'le yan yana oynamasından daha hayırlı.
* Biraz öngörü yaparsak, lig yarışının ilerleyen haftalarda F.Bahçe ile G.Saray arasında geçme olasılığı nedir? Böyle bir olasılık sizce mümkün müdür? C.T.: Galatasaray ile Fenerbahçe bu yarışın çok önemli iki aktörü. Son zamanlarda sakatları iyileşip kadroları daha fazla oturmaya başladı. Her geçen gün de daha iyiye gideceklerdir. Bugüne kadar çok fazla puan kaybı oldu. Ama takımlar sorunlarını çözmeye başladıkları için bundan sonra bu kadar çok kayıp olmaz Sivas, belirli bir istikrar yakaladı her zaman zirveye yakın olacaktır. Ankara, Eskişehir, Kayseri, G.Antep'teki çıkış ise takdir edilmesi gereken bir çıkış ama onların da Sivas gibi kalıcılık konusunda ispat etmeleri gereken bir şeyler var ve bu uzun bir süreç alabilir. Sonuçta ilk 5 muhtemelen 4 büyükler ve Sivas arasında paylaşılır. S.Y.: Trabzon'la Galatasaray'ın arasındaki ark 6, Fenerbahçe'nin ise 7. Daha onun arkasında Beşiktaş var. İkinci devrenin ortalarına doğru Fenerbahçe ile Galatasaray başbaşa kalırsa, bu benim için sürpriz olmaz. Ancak tartışılması gereken başka konu var. "Anadolu ihtilali oluyor, büyükler sürünüyor" diye yangınlar yapılırken, biz de "Acele etmeyin çok yakın zamanda gerçeklerle yüzleşirsiniz" diye dile dilimizde tüy bitiyorduk. İşte 4 Büyüklerin arasında daha 11. haftada bir tek Ankaraspor'la Sivas kaldı. O çok abartılan Anadolu takımları yavaş yavaş yarıştan kopacaklardır.
* Arda maç ortasında kalbinden sorun yaşayarak sahayı terk etti. Genç yıldızın hafta içinde ve maç sırasında nefes almakta zorlandığı açıklandı. Profesyonel bir futbolcunun böyle bir sorun varken, sahaya çıkıp oynamasını, dahası teknik heyetin izin vermesini nasıl değerlendiriyorsunuz? S.Y.: Arda'nın söylediklerinden anladığım kadarıyla maçta yorgunluğunu kendi hissetmiş. "Formam değerli, 3 dakika bile giysem benim için önemli" görüşüne inanan Arda bence kendi vücuduna ihanet etmiştir. Arda'ya elbette kimse "Niye çıktın?" diye bir şey diyemez. Çünkü yukarıda Allah var. Bu çocuk hem G.Saray'ın hem de milli takımımızın maçlarında çok önemli görevler üstlenmekte, sorumluluktan kaçmamakta. Hem Skibbe hem Fatih Terim bu çocuğa yüklenmemeli, Arda da istirahate çekilmeli. Türk futbolunun kendisine çok ihtiyacı olacaktır. C.T.: Yaşanan son derece tatsız bir olay. Arda'nın bu yıl üstünde çok büyük bir yük var. Avrupa Şampiyonası sonrası dinlenemedi. Arka arkaya ligde, kupada ve Avrupa'da stresi yüksek maçlar oynadı. Türkiye'de medyanın baskısını da zaman zaman fazlasıyla üstünde hissettiğini de biliyoruz. Tüm bunlar hem fizik hem de psikolojik olarak Arda'yı yıprattı. Oyuncular zaman zaman bazı antrenmanlarda ve maçlarda bazı sıkıntılar hissederler. Bunlar kimi zaman ağır sorumluluk hissinin yansımalarıdır. Her hissettiklerinde oyundan çıksalar doğru dürüst maç oynayamazlar. Antrenörler, oyuncuların her şikayetine olumlu yanıt verseler oynatacak oyuncu bulamazlar. Zaman zaman oyuncuların korkularının ve zorlukların üstüne giderek çözüm bulunur. Ama doğrusu sağlık kurullarının periyodik olarak ve özellikle çok yük binen dönemlerde kontroller ve çok iyi gözlemler yapmalarıdır. Eğer öyle yapılmış olsaydı belki, Arda bu durumlarla karşılaşmayabilirdi.