Aslında dün akşam Beşiktaş karşısında verilen mücadele hiç de kötü değildi. Trabzonspor, mükemmel denilebilecek bir ilk yarı oynadı.
Beşiktaş, Trabzonspor'un ceza sahasına değil yarı sahasına bile girmekte çok zorlandı. Sonuç 0-1. 30 dakika tek hücum ve kaleci Sylva'nın büyük hatası. Trabzonspor ilk 45 dakikada ne gerekiyorsa hepsini yaptı.
Ne var ki, futbolun adaleti yok. Bu yarı için başta Umut ve Gökhan Ünal'a söyleyeceklerim var. Şu ki, top "alınmaz", top "alınır".
Trabzonspor'un hücumda en önemli silahları olan bu iki oyuncu futbolun temel gerekliliklerinden yoksun kaldıkça çok daha kısırlıklar yaşanacaktır.
Bu ikili normal oyunlarını oynasalardı, en az 2-3 fark olurdu.


İkinci yarıda da değişen bir şey yoktu. Yine Trabzonspor bastıran, rakibini kendi alanına hapseden takım olarak görünüyordu.. Orta alanda bu maçta Selçuk için ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Manisaspor'da iken kendisini çok beğenirdim. Bugüne kadar Trabzonspor'un maçlarında kendisini çok eleştirdim.
Ama dünkü karşılaşmada benim beklediğim bir Selçuk sahada vardı.
Oyunu yönlendiren, forvet oyuncularına mükemmel paslar atan ve sakatlanarak çıktığı ana kadar sahanın en iyisi olan bir Selçuk vardı.
Selçuk'a Colman'ın da zaman zaman katılmasıyla dünkü Trabzonspor ortaya çıktı. Oyunun 75. dakikasından sonra Trabzonspor'da tempo düştü ve Beşiktaş daha fazla Trabzonspor kalesine gelmeye başladı. Maçın son dakikalarında ise yenilen gol Trabzonspor adına büyük talihsizlik olsa gerek.
Beşiktaş karşısında alınan bu yenilgi sonrasında Trabzonspor için Türkiye Kupası artık çok zorlaştı. Ancak oyunun genelinde ortaya konan mücadeleci ve istekli futbol, Süper Lig'de önümüzdeki haftalarda oynanacak zorlu maçlar öncesinde büyük umut verdi.