Hasan aşklarına kaldıkları yerden devam etmektedir. Bu arada Cabbar Efendi, Bedia Hanım'la tekrar konuşur. Hatice ile ilgili ümitleri son bulmamıştır. Bu arada Vahide, Namık'ın Tıbbiyeli Mustafa olduğunu anlamıştır. Bu konuda annesiyle konuşur.
Fatma, kızının kuruntularını ciddiye almamaya çalışır. Ancak Vahide'nin bu konudaki ısrarından ve inadından vazgeçmeye hiç niyeti yoktur.
Annesinin söylediklerini dikkate almadığını fark eden Vahide, Namık'ın yedi düvelde aranan Tıbbiyeli Mustafa olduğunu yüksek sesle dile getirir. Fatma'nın gözü korkmuştur.
Kızının susturulması gerektiğini anlayan Fatma, Vahide'ye bu konuyu derhal kapatmasını söyler. Fatma, hiçkimsenin gerçeğini öğrenmesini istemez.
Annesine kızan Vahide, evden dışarı fırlar ve doğruca ahıra gider. Babasını arar.
Ramiz ahırdan ayrılmıştır. Vahide konuyu uzatmaz. Mustafa'ya ailesine zarar verdiğini söyler. Ondan gitmesini ister.
Mustafa, genç kızın isteğinde haklı olduğunu bilir. Ama bir konuda kararsızdır.
Genç adam ahırdan çıkmakta olan Vahide'yi bileğinden yakalar. Ona sorması gereken tek bir şey vardır. Vahide beklemediği bu hareket karşısında donakalır.
Kafası iyice karışan Mustafa, Vahide'ye ciddi bir soru sorar. Vahide'nin aslında ona aşık olduğunun farkındadır. Bunu açık bir şekilde dile getirir.
Bu soru karşısında öfkelenen Vahide, Mustafa'ya tokat atmaya kalkışır. Ancak genç adam ona engel olur. Vahide beklemediği bu soru karşısında şaşırır.
Mustafa'nın dürüstlüğü genç kızı şaşkına çevirir.
Mustafa, gitmesi gerektiği zaman gideceğini söyler.
Daha önce hiç yaşamadığı duygu yoğunluğunun etkisiyle sersemleyen Vahide, kendini ahırdan dışarı atar.
Genç kız, Mustafa'ya aşık olduğunu anlamıştır. Ancak bu duyguya çok yabancıdır.
Bu aileyi huzursuz ettiğini düşünen Mustafa, duyguları ve vicdanı arasında kalmıştır. O da Vahide'ye karşı hiç de boş değildir.