Renkli ultrason, anne karnındaki bebekte Down Sendromu gibi bozuklukların erken teşhisinde önemli rol oynar.
Renkli doppler ultrasonografi, son yıllarda giderek daha fazla uygulama alanı bulmaktadır. Özellikle anne adayının risklerinin belirlenmesinde ve bebeğin sağlık durumunun değerlendirilmesinde kullanılmaktadır. Doppler ultrasonunda özetle bebeğe giden kan akımına bakılır. Kan akımının bozulması durumlarında bebek hayati riske girer. Damarlardaki direnç artışı kan akımındaki azalmayı ifade eder.
RİSKE ATMAYIN Ayrıca bebekle plasenta arasında göbek kordonu içerisindeki umbilikal arter, umbilikal ven ve bebeğin beyin damarlarındaki dalga şekillerindeki bozukluklar, bebekteki dolaşım bozukluğunu saptayabildiği gibi şiddetini de belirleyebilmektedir. Doppler ultrasonda dolaşımsal bozukluk tespit edildiğinde daha sonraki dönemlerde bebeğin durumunda kötüleşme riski artmıştır. Özellikle preeklampsi (gebelik zehirlenmesi) veya bebeğin rahim içi gelişme azlığı (IUGR) gibi durumlarda damarlardaki direnç artışı, gidişatın olumsuz yönde olduğunu gösterir. Gebeliğin 12-14. haftalarında yapılan Ductus venosus doppler'i bebekte başta kalp anomalileri olmak üzere Down sendromu gibi bir takım kromozom bozukluklarının erken teşhisinde umut vermektedir.
SIK KONTROL ŞART Günü yaklaşan anne adayına doğumla ilgili detaylı bilgiler verilmelidir. Vajinal muayene yapılmalı. Kalça kemiğiyle ve rahim ağzı değerlendirilmelidir. 40. haftadan sonra, gebenin doğuma kadar haftada iki kez görülerek değerlendirilmesinde yarar vardır. 42. haftaya kadar doğumu başlamayan gebeler ise hastaneye yatırılarak doğurtulmalıdır. Çünkü bu haftadan sonrası "gün aşımı (Surmaturasyon, posterm) gebeliği" olarak değerlendirilir ve bebeğin içeride sıkıntıya girme riski oldukça artmıştır. Gebelik takibinde kullanılan testler, gebeliklerin risklerine göre yer değiştirebilir, izlemler daha sıklaştırılabilir veya daha ayrıntılı testler istenebilir.