Şampiyonlar Ligi'nde Steaua'yu eleyip gruplara kalmak Galatasaray için hayati önem taşıyordu. Steaua eski gücünde değil, Cim-Bom'un dişine de uygundu. Ama kağıt üzerinde... Galatasaray eski Galatasaray mı? Değil... Steaua dün yabancı sahada oynamasına rağmen dün akşam çok daha iyi bir takım görüntüsü verdi. Daha iyi pas yaptı. Galatasaray'ın daha fazla üstüne gitti. Bunun nedeni SarıKırmızılılar'ın sanki yeni top başı yapıyormuş gibi hazır olmaması, sanki toplama bir takım gibi olması... Sakatlar, eksikler tabii ki önemli ama teknik direktör Sikbebe'nin de takımını kötü yönettiğini söylememiz lazım. Korkunun ecele faydası yok. Ayrıca birileri Ali Sami Yen'in özelliğini Skibbe'ye anlatması lazım. Galatasaray buraya gelen takımlara göre değil, kendi oynamak istediği oyunu oynamalı. Korkan, Galatasaray değil hep rakipler olmuştur. 6 defans oyuncusuyla başlamak geçen yıldan uyum sorunu olmayacak futbolcuları kullanmamak Skibbe'nin dünkü hatalarıydı. Mesela bir gün önce antrenmana çıkmamış Meira'yı Mehmet Topal ile oynatmak yerine Ayhan kullanılabilirdi. Defansta Sabri'li bir sağ kanat, Steaua'yu çok daha fazla zorlardı. Çok defans oyuncusuyla oynamak gol yememeğe engel olmuyor. İyi pas yapmak rakibini oynatmamak ve rakibin üzerine daha çok gidebilmek önemli... Dün akşam Galatasaray bunu sadece 35. dakika ile 60. dakika arası biraz yapmaya çalıştı. Kötü Galatasaray'ın iyileri başta Arda ve 2 gol atan Nonda idi. Eğer maç berabere bittiyse bu iki oyuncunun rolü çok fazla. Kötülerin sayısı daha fazla... İlk yarıda çok fazla pas hatası yapan Mehmet Topal, Aykut çok fazla şeyler beklediğimiz Lincoln, Hasan Şaş... Her şeye rağmen, hakem Lincoln'e yapılan penaltıyı çalsa bu kötü geceyi de galibiyetle kapatabilirdik. Sonuçta ümitler bitmiş değil. Kendi sahasında iki gol yemiş Galatasaray orada da turu geçebilir. Ama asla bu futbolla değil.