Gerek ergenlik gerekse gençlik dönemleri insan yaşamının en güzel, en mutlu ve en güçlü dönemleri olurken, aynı zamanda birer kriz ya da bunalım dönemleridir. Aslında her değişim bir durumdan ötekine geçişle eski alışkanlıklardan sıyrılıp yeni koşullara uyma zorunluluğunu getirdiğinden, kendine gore bir zorluk taşımakta. Dolayısıyla bir kriz ya da bunalım devresine yol açmaktadır. Ergenlik buluğ ile başlar ve gencin erişkinliğe varmasıyla da biter. Günümüzde kızlarda ergenlik yaşı 13'tür. Tabii bu ülkelere, iklim, beslenme, sosyal çevreye göre değişir. Ergenlik büyüme çağı değildir. Büyüme çağının sadece bir parçasıdır ve çocuğun cinsel olgunluğa geçişin göstergesidir.
Büyüme ergenlik dönemi sona erdikten sonra da uzun bir süre devam eder. İnsanlarda cinsel olgunluk, genel fiziksel ve düşünsel olgunluktan çok önce kazanılmaktadır. Üstelik ergenlik yaşı da gittikçe küçülmektedir. Yani ergenlik dönemi (buluğ çağı) 11-21 yaşları arasında dalgalanmaların yoğun görüldüğü zor bir dönemdir. Bu dönem fırtınagerginlik dönemi olarak da bilinir. Ergenlik dönemi hem ergen için hem de ailesi için zor dönemdir. Aile ergeni anlamakta güçlük çekerken, ergen anlaşılma duygusunu tam olarak yaşayamadığını düşünür.
Ebeveyn bu dönem çocuğunu ne kadar tanırsa, ergen çatışmaları o denli az olur. Ergen bedensel, cinsel, sosyal ve duygusal anlamda farklı bir döneme girmiştir ve bu yüzden kendisini tanımlamakta güçlük çeker. Bu dönemlerde depresyonlarda artış görülür. Özgüven problemi, karşı cinsle ilgili yaşanan problemler, okul ve aile içi problemler buna sebebiyet verebilir. Genellikle kısa süreli yaşanır. Müdahale gerekmez. Ergen kendisini üzgün ve mutsuz hissediyordur. Ancak günlük hayatına devam edebilir. Gerçek depresyonlarda ise intihara kadar varan düşünceler geliştirmiş olabilir ergen. Bu esnada onunla konuşmaya çalışmak anlamsız olabilir. Hemen bir uzmana danışmak gerekir. Yeme bozuklukları ise bir başka sorundur. Özellikle çok yemek yeme veya yemeği reddetme

AİLENİN GÖREVLERİ...
Ergen her şeyden önce anlaşılma ve değer görme duygusunu yaşamalıdır. Bu nedenle ebeveynin bu duyguları yaşatma adına söz ve davranışları konusunda hassas olması gerekir.
Ergenle fakir alışverişleri yapılmalı, aile konuları dışında tutulmamalıdır. Nasihatler genellikle işe yaramaz. Ergenin arkadaşları eleştirilmemeli, arkadaşlarını tanıma yoluna gitmeli. Sevgi eksik edilmemelidir. Evdeki genel ortamın gergin olmamasına dikkat edilmelidir.
Ergenlik dönemi çatışmalı ve gergin geçiyorsa bir uzmandan destek alınmalıdır.