Ultrasonografik inceleme; uterusun şekli, büyüklüğü, iç yapısı ve endometrial tabaka hakkında bilgi verici olmasına rağmen tüplerdeki tıkanıklıkları gösteremez. Ama overlerin (yumurtalıklar) şekli, boyutları ve kistik bir oluşuma sahip olup olmadıkları konularında da faydalıdır. Histeroskopi ve laparoskopi ise jinekologlar tarafından uygulanabilecek cerrahi prosedürlerdir. Her iki prosedür de pelvik organların bir video kamera ile görüntülenebilmesini sağlar. Gebe kalabilmek için şansınızı arttırmanın bir takım yolları vardır:

* Orta dereceli bir egzersiz programı yapmak faydalıdır. Eğer çok ağır egzersiz programları uygularsanız adetlerinizde azalma ya da tamamen yok olma meydana gelebilir.

* Aşırı kilo almamak gerekir.

* Alkol, sigara, aşırı kafein ve bağımlılık yapıcı maddelerden uzak durulmalıdır

* Başka hastalıklar için kullanılan ilaçlar digoksin, vücut yapıcı steroidler, tiroid ilaçları, depresyon ilaçları, hipertansiyon ve astım gibi hallerde kullanılan bazı ilaçlar ve bazı antasitler gebe kalmayı engelleyebilir veya gebeliğin korunmasını engelleyebilir.

YAŞ SKALASINA DİKKAT
Kısırlık konusunda evli çiftleri 20 yaşından önce, 20-35 yaş arası ve 35 yaştan yukarı olmak üzere üç ayrı kategoride incelemek gerekiyor. Erken yaşta evliliklerde hemen bebek beklenmemeli. Çünkü bir genç kızın doğurma özelliğini tam olarak kazanması, yaklaşık 19 yaşında tamamlanıyor. O nedenle erken evlenenler sabırla 19 yaşını beklemeli, 19 yaştan sonra bir yıl içinde gebelik olmazsa hekime başvurmalıdır. 20-35 yaş arası grupta çiftlerin evlendikten sonra bir yıl içinde kendi arzularına rağmen bebekleri olmamışsa bu durumda kısırlık söz konusu olabilir. Çocuk istemeye başladıktan bir yıl sonra hekime başvurabilirler. 35 yaş üstü olan grupta ise çocuk olmadığı takdirde bir yıl beklenilmeden ve hiç zaman kaybetmeden kısırlığın nedenini araştırmak gerekir. Çünkü bu dönemde özellikle de yumurtaların kalitesinde bir düşme olacağından vakit kaybedilmeden tetkikler yapılmalı ve tedaviye geçilmelidir.