Rafet El Roman'ın "Yalancı Şahidim" ve "Sürgün" gibi şarkılarının arkasındaki isim olan Ender; cep telefonuyla çektiği klibinin ardından dinleyicisiyle buluşuyor. Bu farklı (!) çalışmanın ardındaki yorumcuyla 'En derin' yerinden geçtik aşkın ve sevdanın...

* Yalancı Şahidim! Sürgün! Rafet El Roman'ın seslendirdiği şarkıların söz yazarı sizsiniz. Sözleriniz ciğerimize işleyen hançer?
O şarkıları yazdığım dönemlerde öyle bir hissiyat taşıyordum. Ayrılmıştık. Son anlardı daha doğrusu.

* Peki, sizin bu sözlerin yazarı olduğunuzu neden bilmez kimse?
E bunu o sözlerin üzerine sesini döşeyenlere sormak lazım. Ve biz zaten sesimizi çıkartmadık hiç. İçimizde yaşadık acımızı. Bu işler böyle olur başta...

* Enderin albümünün ilk kilibini cep telefonuyla çektiğiniz doğru mu?
Elbette doğru. Çok uçuk kaçık ama bir o kadar kalite tutturan arkadaşlarım var etrafımda. Aslında çok para harcayarak bir klip çektik zaten ama bu klip beni ve şarkılarımın ruhunu yansıtmadı. Yapılan işi bir kenara bıraktık ve yeniden kolları sıvadık. Ortaya çıkan iş gerçekten memnunluk vericiydi.

ŞARKI SÖYLEMEK LAZIM
* Bize her gün başka türlü sıkıntı yaratan bu hayata karşı yapacağımız tek bir şey vardı, değil mi?
Nedir o?

* Şarkı söylemek!
Evet. Şarkı söylemek. Benim de yapabileceğim tek şey şarkı söylemekti. Bir var olma biçimi. Kendimi en doğru biçimde ancak şarkı söyleyerek ifade edebilecektim. Kendi yaşadıklarımı insanlara yaşatmak istiyordum. Ortak noktalarda buluşanın yolu şarkılarım olacaktı; şarkı söyledim ben de...

* Acıyı biraz fazla mı seviyoruz?
Tabii ki acıyı seviyoruz. Acı hayatımızın her anında var bizim. Acısını gösterme biçiminde bir gariplik yok mu bizim insanımızın?

* 'Ya benimsin ya toprağın' diye diye seviyoruz...
Bu nereden geliyor? Sevmeyi bilmiyoruz çünkü.

* Neyi nasıl seveceğimizi bilmiyor muyuz?
Çok güzel bir aşk yaşadım ben. Her şeyimle ortaya koymuştum kendimi. Şaşırtmıştım karşımdakini. Ama o hırs ve güç. Kadın gücü sever. Sevgi, bağlılık falan hepsi sonradan gelir kadın için. Kadının karşısına önce gücünle çıkacaksın. Şefkati, huzuru ve sevgiyi güçten sonra ister. Öncelikli olan güçtür onlar için.

* O yüzden mi bıraktı beni sevgilim acaba?
Bak bu da ilginç. Acaba başlatan mı bitiriyor gücün kendinde olduğunu göstermek için?

KADIN GÜCÜ SEVER
* Nedeni ne bunun?
Kadının aile yapımızdaki yerinden kaynaklanıyor bu. Hep ikinci, üçüncü planda kalıyor çünkü. O da varlığını kanıtlamak için gücün kendisinde olduğunu göstermek istiyor. Kadın-erkek ilişkileri bunun arenası işte. Birçok kadın ailesinin erkeklerinden kaçmak için evlenmiyor mu bu memlekette?

* Peki, siz nasıl seviyorsunuz sevince?
Aşk çocuğuyum ben. Bu aileden geliyor. Annemle babamın birbirlerine nasıl baktıklarını gördüm ben. Kimseye sitem etmedim. Sözlerimde de yoktur sitem zaten. Dünya üzerindeki en gereksiz duygulardan biridir sitem.

* Neden sitem etmeyelim? Haksızlığa uğramışsak ilişkimizde?
Gidenin de kalanın da sıkıntıları olur, yanlışları olur, doğruları olur. Nefret doğurur bir sitem. Anında. Çok kolay nefret doğar arada. Öyle olmuyor mu?

SEVME BİÇİMLERİMİZ
* Tekrar sevme biçiminize döneceğim...
Ben kin ve nefret duygularını içinde barındıran bir adamım. Bunlar besler aşkımı. Dünyada kin ve nefret duygularını taşımayan insanlar sevemezler. Ben sevdim ve sürgüne çıktım.

* Mesela; "Ben yar kendimi bildim bileli bir sana aşık sana deli... Seninle açtım bu gözleri seninle kaparım ancak!"
E böyle işte sevince bir sürgünü, bir yolculuğu yaşarsın. Babamla annemden geliyor bu... Ben aşk çocuğuyum

* Annesiyle babasının yaşadığı aşka şahit olmuş bir çocuk en şanslı çocuktur!
Babam yıllarca bir tek kelime bile konuşmadan takip etmiş annemi, uzaktan izlemiş. Ben onların yaşadığı aşkı gördüm yıllarca sonra. Gözlerinde, birbirlerine bakarken gördüm o aşkı...

* Ve sevginin doğurduğu o kutsal acıyı sevdik...
Evet. Üç ilişki yaşadım hayatımda. Bütün benliğimle yaşadım ama. Sonrasını hiç düşünmedim. Bilirdim ki; ayrılacağız. O ana kadar sevdim hep. Bir aşkı büyütebilir miyiz ayrılabiliriz korkusuyla? Ben ayrılsam bile sitem etmeden hatırlayarak ve çektiğim acıyı ortaya koyarak yaşamak isterim.

* Ki 'Ayrılıklar da sevdaya dahildir!'
Ve ayrılanlar zaten hep sevdalı...