Yapım: Tarkan Karlıdağ, Serdar Akar
Senaryo: Ali Can Yaraş, Özge Efendioğlu, Evren Şit Yönetmen: Serdar Akar Oyuncular: Erdal Özyağcılar, Şebnem Sönmez, Hande Subaşı, Gülçin Santırcıoğlu, Filiz Ahmet, Ertan Saban, Tuna Orhan

Kızı Zarife ile birlikte evden çıkan Sütçü Ramiz, genç kaymakam Dilaver Bey'i görmeye gitmiştir. Zarife de ineğin son durumunu bildirmek için Baytar Efendi'nin evinin yolunu tutmuştur. Bu arada dikiş makinesinin satılmasıyla Hatice ve Hasan'ın son ümidi tükenmiştir.

Zarife, başını kaldırdığı anda Aleks ile karşılaşır. Üstelik bu hiç beklemediği karşılaşma Zarife'yi oldukça şaşırtır.

Zarife'nin sesini tanıyan ve evden fırlayan Aleks, bir süre olduğu yerde donakalır. Ağzından Zarife'nin düşündüğü cümle dökülür.

Kader istedi görüşmemizi!

Dede, Sütçü'nün dünya güzeli kızı geldi.

Aleks, hemen kendini toparlar ve Baytar Efendi'ye seslenir. Bu arada yine Zarife'nin hoşuna giden bir iltifatta bulunur.

Ne diyeceğini bilemeyen Zarife, Aleks'in Baytar Efendi'nin torunu olduğunu anlamıştır. İki genç bir süre için gözlerini birbirinden ayıramaz. İkisi de hem şaşkın hem de görüştükleri için mutludur.

Babanın iki dişi var! Söyle, çekmemiz lazım.

Tam o sırada Baytar Efendi, kendi kendine söylenerek merdivenlerden inmeye çalışır. Baytar Efendi'nin aklında Sütçü Ramiz'in çekilmesi gereken iki çürük dişinden başka bir şey yoktur.

Torunu Aleks'in yanına kadar gelen Baytar Efendi, iki gencin daha önceden tanıştığını bilmemektedir. Zarife'ye Aleks'in Üsküp'ten geldiğini ve köyde öğretmenlik yapacağını anlatır.

Genç kız, Aleks'in uzun süre köyde kalacağını öğrenince içten içe sevinir. Çünkü gördüğü dakikadan beri bu genci aklından bir türlü çıkaramamıştır.

Aleks de onun gözlerinin içine bakar ancak bir şey söylemek için erkendir.

Kendini toparlayan Zarife, Baytar'a inekten bahseder.

O sırada Hatice perişan bir halde bahçe kapısına gelmiştir. Bütün hayalleri yıkılmıştır. Ancak bunu annesi ile paylaşması imkansızdır. Üstelik bir de talibinin olduğunu çok iyi bilmektedir.

Evin önünde sebze ayıklayan Fatma, kızını görünce şaşırır. Hatice yaklaşınca ağladığını fark eder.

Neyin var Hatice?

Kızının neyi olduğunu anlamaya çalışır. Ancak Hatice annesine cevap vermeden doğruca eve yönelir.

Odasına kapanan Hatice, kendini yatağına atar. Genç kız, hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlar.

Kendini Hatice kadar kötü hisseden Hasan; moral bulmak için yeğenlerini dereye götürmüştür.