Ergenlik dönemi kaygıları
Çocukların ergenlik döneminde meydana gelen fiziksel değişime alışması, hiç de kolay değildir. Ancak uyum sürecinin uzaması kaygı bozukluğunu gündeme getirebilir....
Ev ortamına ve özellikle anneye aşırı bağımlı çocuklarda, nadiren de olsa okulda yaşanan bazı olumsuzluklardan sonra okul korkusu görülebilir. Kaygı bozukluğu, her yaşta ortaya çıkabilir ancak özellikle okula ve kreşe yeni başlama dönemlerinde dikkat çekicidir. Doğal afetlerden sonra sevdiklerini kaybetme, eve döndüğünde ise bulamama gibi korkular da yaygın şekilde görülülür.
Zorlayıcı olabilir Ergenlik döneminde vücutta meydana gelen fiziksel ve hormonal değişiklikler, uyum sürecinde ergen için zorlayıcı ve kaygı verici olabilir. Ergenlik döneminde kendini tanıma, kabul etme, yeni değerlerle anne- babadan farklı bir kimlik oluşturma, arkadaşlar ve çevreden kabul görme, endişe kaynağıdır. Bu dönemde ergenin bocalaması, duygusal dalgalanmalardan geçmesi, endişeli ve telaşlı olması normaldir. Ancak uyum süreci uzar ve panik ve kaygılı hali şiddetli yaşanırsa bu kaygı bozukluğuna dönüşebilir. Hassas, alıngan, çekingen, evhamlı, panik, hırslı, katı, inatçı ve ısrarcı olma gibi bireysel özellikler, aile ortamı veya çevresel kaynaklara bağlı yaşanan stres durumlarında yerleşerek kaygı bozukluğunun görülmesine neden olabilir.
3 yaşa dikkat edin Kaygı ve korkular, çocuğun neden-sonuç ilişkilerini kurmaya başladığı 3 yaş itibariyle görülebilir. Kaygı bozukluğu sayılan nedenlerden bir ya da fazlasının görülmesine bağlı olarak uygun korkunun şiddeti ve süresinin uzaması sebebiyle ortaya çıktığından aile bunu bir akıl hastalığı gibi değerlendirmemelidir. Çocuğun düzenindeki değişiklikler fark edildiği zaman paniğe kapılmadan hemen bir hekime başvurularak profesyonel destek alınmalıdır. Anne ve babanın hislerinin çocuğu daha da telaşlandıracağı unutulmadan, sükunet korunmalı, hekimle işbirliği kurularak tedavinin tamamlanması sağlanmalıdır.
Klinik Psikolog A. Çiğdem Erkunt
|