Madde bağımlıları, olumsuz davranışlarıyla yüzleşmeli. Ailenin kötü alışkanlıkları örtbas etmeye çalışması, sorunları asla çözmeyecektir.
Suçluluk hissi, eşleri farkında olmadan davranışı destekler şekilde davranmaya iter. Madde kullanıcısı, davranışının olumsuz sonuçlarıyla baş başa bırakılmaz. Eşinin küçük duruma düşmesini istemeyen birey, aslında farkında olmadan problemle yüzleşilmesini engellemektedir. Alkol kullanıcısının, kontrolünü kaybettiği durumlarda, işyerine, komşulara yalan söylenir; sarhoşluğu örtbas edilirken, uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanan eş için maddeye ulaşamaması halinde çekeceği acı düşünülerek yiyecek parası bile feda edilir. Bu durum var olan sorunların üzerini örtmekten başka bir şeye yaramaz.
ZARARI FARK EDİN Mutlu ve mutsuz tüm yaşantılarda beraber olmak adına kurulan evlilik, bireylerin kendilerinden ödün vermesini gerektirdiği noktada zarar verici hale gelir. İlişkinin gördüğü zararın fark edilmemesi de bu yanlış davranışların sürmesine neden olur. Bu sebeple eşlerinin kendilerine ve çevrelerine verdiği zararı telafi yoluna giden kişiler, hem kendileri için hem de eşleri için büyük kötülük yapmaktadır. Kullanıcının davranışlarının olumsuz sonuçlarıyla yüzleşmesi bırakma kararını hızlandıracağından, onu bu davranışıyla baş başa bırakmak doğru tavır olacaktır.
TERAPİ ŞARTTIR Aile, madde kullanımının bırakılmasıyla kuracak yeni düzene uyum göstermede kolaylaştırıcıdır. Ailenin desteği kişi için bu zorlu süreçte, sevildiğini, hatalarına rağmen kabul edildiğini hissettirir. "Aile terapisinin" madde kullanımı ve bağımlılığını önleme ve tedavi etmede oldukça etkili olduğunu kanıtlanmıştır. Eğer madde kısa bir süredir kullanılıyorsa kişiyi madde kullanımına iten faktörler belirlenmeli, problem çözme becerileri geliştirilmeli ve ailenin de desteğiyle önleme yolları aranmalıdır. Eğer bağımlılık gelişmişse tedaviye hemen başlanmalıdır. Ayakta ya da yatarak tedavi yardımcı olacaktır.