Kupayla lig farklı. Gençlerbirliği maçında taraftarını korkutan Galatasaray dün akşam Belediye karşısında çok farklı bir görünümdeydi. Öyle bir arzu, öyle bir presle başladı ki, Belediye'nin bu tempoya dayanması zordu. Özellikle oyunun ilk bölümlerinde isabetli ve çabuk pas yapan, oyunun yönünü değiştiren, rakibi oynatmayan bir Galatasaray izledik.
G.Saray'ın iyi yapamadığı tek şey kenarlardan getirilen toplarda 18'in içinde çoğalamamaktı. Ancak oyun planını kim belirlediyse doğru yaptı. G.Birliği maçında Lincoln'lü kadroya çift santrforun lüks olduğu çok açık gözükmüştü. Tek santrfor ve Lincoln'lü yeni uygulama orta sahada da doğacak zaafiyeti üstünlüğe dönüştürdü. Oyun sıkışmadı. G.Saray'ın forvetleri çok rahat sahalar bulabildiler. Aynı zamanda Büyükşehir'in tehlikeli forvetlerinin top alma yolları da kesilmiş oldu.
***
Dünkü maçın en başarılı ismi, uzun zamandan beri yıldız olup olmadığını unuttuğumuz Lincoln'dü. Özelliklerini sahaya yansıtmasını bildi. Lincoln hem çok arzuluydu, hem daha kuvvetliydi, hem de seyredenlere keyif veren klas hareketler yaptı.
Galatasaray'ı hücuma taşıyanların içinde başarılı olarak Arda'yı saymamız gerekiyor. Galatasaray'ın iyi futbol oynaması için Arda'nın istekli olması iyi işler yapması şart. Dün defansın göbeğinde Servet ile Emre ikiliside maçın kazanılmasında çok önemli iki isimdi.
Necati Ateş ve İbrahim Akın gibi tehlikeli ve başarılı iki forveti hiç topla buluşturmadılar. Sonradan oyuna giren Adriano ve Sertan'ı da.
G.Saray'da dün akşam beğenmediğim 2 oyuncu daha var. Biri Barış, diğeri ise Sabri. Çok dağınık ve etkisizdiler. Erken gol yiyerek oyuna başlayan Belediye'nin çok fazla bir şey yapma şansı yoktu. Belirleyici olan Galatasaray'dı. Belediyeli oyunculara hiç top oynayacak alan bırakmadı. Ümit'in yerine oyuna Nonda'nın girmesinin daha doğru bir tercih olacağını düşünüyorum. Lincoln varken, tam Nonda'lık koşu alanları vardı ama Hakan da iyi oynadı. Dün akşam G.Saray işini yaptı ama asıl iş haftaya Ali Sami Yen'de.