Bir dönem magazinin gündeminden düşmeyen yazar Tuna Kiremitçi, geçtiğimiz Cumartesi Ömür Gedik'in sunduğu Cinemania'nın konuğuydu. İnanın tanımakta zorlandım. Sadece saçlarının uzaması ve gözlükleri yüzünden değil... Artık magazin aleminin renkli üyelerinden biri olmadığı için adamakıllı lafları da beni şaşırttı. Neyse amacım Tuna Kiremitçi'nin değişiminden söz etmek değil. Kiremitçi yeni bir dizinin senaryosunu yazıyormuş. Ancak daha ilk günden yapılan işin ağırlığını anlamış. Hatta o kadar anlamış ki; "Hiçbir diziyi eleştiremiyorum, ne koşullarda çalıştıklarını biliyorum" diye konuşuyor. Senaryo yazarı olarak en zor konunun 90 dakikalık bir bölüm yazarken kantarın topuzunu kaçırmamak olduğu konusunda hepimizle hemfikir. Özellikle de seyircinin aklına hakaret etmeden işin altından kalkmanın zorluğundan dem vuruyor. Aslına bakarsanız benim ve televizyon eleştirmeni pekçok ismin söylemeye çalıştıklarını anlatıyor... Eskiden izlediğimiz dizilerde konunun tümünü 45 dakikaya sığdırma zorunluluğu vardı. Anlamsız bakışlara, uzayan diyaloglara fazla gereksinim duyulmazdı. Tabii bu arada gereğinden fazla söz ve hareket olmadığı için her hafta birinin hastaneye kaldırılmasına, sevgili yapmasına ya da kansere yakalanmasına gerek duyulmazdı. 10 yıldan uzun süren 'Bizimkiler'de Şevket kaç defa deniz kenarına inip kendi kendine konuşmuştur? Ya da Süper Baba'da bir olayın çözümü için 3 bölüm beklemişizdir? Hayatımın hiçbir döneminde televizyonun vakit kaybı olduğunu düşünmedim. Taa ki son birkaç yıla kadar... Çünkü kısacık zaman dilimleri içinde birçok duyguyu yaşar, bazı dizilerde özellikle aile dizilerindeailecek birbirimize sarılıp birlikte olduğumuz için ne kadar şanslı olduğumuzu düşünürdük. Oysa şu an ekranda böyle yapımların sayısı 5'i geçmez. İşte bu yüzden 90 dakikalık yapımlar bizim aklımıza televizyon emekçilerinin de gayretine hakaret. Kanallar binlerce YTL harcadıkları dizilerle günde 2 saati kapatmak istiyor. Çünkü ekranda ne kadar çok program olursa, maliyet o kadar yükseliyor. 45 dakikadan 4 program yerine 2 dizi daha ucuza geliyor...
Servisi 
Bir dönem magazinin gündeminden düşmeyen yazar Tuna Kiremitçi, geçtiğimiz Cumartesi Ömür Gedik'in sunduğu Cinemania'nın konuğuydu. İnanın tanımakta zorlandım. Sadece saçlarının uzaması ve gözlükleri yüzünden değil... Artık magazin aleminin renkli üyelerinden biri olmadığı için adamakıllı lafları da beni şaşırttı. Neyse amacım Tuna Kiremitçi'nin değişiminden söz etmek değil. Kiremitçi yeni bir dizinin senaryosunu yazıyormuş. Ancak daha ilk günden yapılan işin ağırlığını anlamış. Hatta o kadar anlamış ki; "Hiçbir diziyi eleştiremiyorum, ne koşullarda çalıştıklarını biliyorum" diye konuşuyor. Senaryo yazarı olarak en zor konunun 90 dakikalık bir bölüm yazarken kantarın topuzunu kaçırmamak olduğu konusunda hepimizle hemfikir. Özellikle de seyircinin aklına hakaret etmeden işin altından kalkmanın zorluğundan dem vuruyor. Aslına bakarsanız benim ve televizyon eleştirmeni pekçok ismin söylemeye çalıştıklarını anlatıyor... Eskiden izlediğimiz dizilerde konunun tümünü 45 dakikaya sığdırma zorunluluğu vardı. Anlamsız bakışlara, uzayan diyaloglara fazla gereksinim duyulmazdı. Tabii bu arada gereğinden fazla söz ve hareket olmadığı için her hafta birinin hastaneye kaldırılmasına, sevgili yapmasına ya da kansere yakalanmasına gerek duyulmazdı. 10 yıldan uzun süren 'Bizimkiler'de Şevket kaç defa deniz kenarına inip kendi kendine konuşmuştur? Ya da Süper Baba'da bir olayın çözümü için 3 bölüm beklemişizdir? Hayatımın hiçbir döneminde televizyonun vakit kaybı olduğunu düşünmedim. Taa ki son birkaç yıla kadar... Çünkü kısacık zaman dilimleri içinde birçok duyguyu yaşar, bazı dizilerde özellikle aile dizilerindeailecek birbirimize sarılıp birlikte olduğumuz için ne kadar şanslı olduğumuzu düşünürdük. Oysa şu an ekranda böyle yapımların sayısı 5'i geçmez. İşte bu yüzden 90 dakikalık yapımlar bizim aklımıza televizyon emekçilerinin de gayretine hakaret. Kanallar binlerce YTL harcadıkları dizilerle günde 2 saati kapatmak istiyor. Çünkü ekranda ne kadar çok program olursa, maliyet o kadar yükseliyor. 45 dakikadan 4 program yerine 2 dizi daha ucuza geliyor...
