Ne popçular ne rock'çılar... Yeni neslin tercihi artık DJ'ler! Elektronik müziğin güçlü isimleri, gece kulüplerinin vazgeçilmezi oldu.
Hüseyin Karadayı Hüseyin Karadayı, arkadaşlarıya bir grup kurarak başlamış bu işe. Grupta davul çalmış ancak onun hayali elektronik müzik yapmakmış.
* Elektronik davulla remixler yapmayı istiyordum ve yapmaya başladım.
* O günlerde özel radyolar açılmaya başlamıştı ben de yaptığım demoları verdim radyolara. Çok ilginç buldular ve o yıldan itibaren prodüksiyon yapmaya başladım.
DEĞİŞİKLİK ARANIYOR * 1996'da klüblerde DJ'lik yapmaya başladım ve bugüne kadar kendimi hep yeniledim.
* Her yeni çıkan aleti inceledim. Teknolojiyi takip ettim ve yerimde saymadım.
* 2004 yılına kadar remix çalışmalarım oldu; Tarkan, Serdar Ortaç, Sezen Aksu gibi isimlerle remixler yaptım ve ayrıca kulüplerde çaldım. Bu süreçte birikim yaptım ve kendi albümlerimi yapmaya başladım. İlk albümümü 2005 yılında çıkardım.
* Dansseverler, beni daha önce "My Imagination" adlı albümümle tanıdılar. Bu prodüksiyonda Türkiye'de ve dünyada klasikleşmiş dönem müziklerini yeniden yorumlamıştım. Bazı parçalarım Yunanistan, Hollanda gibi Avrupa ülkelerindeki ve New Mexico'daki dans müzikleri listelerinde en çok dinlenen 10 parça arasına girdi.
* 'Yalan' adlı şarkıda insanlar hüzünleniyor ama aynı zamanda eğleniyorlar. Ve insanlar, DJ'lerin artık ne kadar değişik ve güzel şeyler yapabildiğini görüyor.
* Müzikseverler artık aynı şeylerden ve aynı sahneden sıkıldı. Değişiklik hoşlarına gidiyor. İnsanlar sahnede senelerdir aynı parçaları söyleyen insanları değil, sürekli değişik müzikler yapan ve kendini yenileyen birini görmek istiyor. Bu da yeni nesli DJ'lerin yaptığı sıra dışı ve hareketli müziğe yönlendiriyor.
Ozan Şamiloğlu Küçüklüğünden beri gizli gizli gece kulüplerine giden Ozan Şamiloğlu, daha o yaşlarda DJ olmaya karar vermiş.
* Ben küçükken gizli gizli gece kulüplerine giderdim. DJ kabinine bakardım; bunlar ne yapıyor diye merak ederdim. Sonra yavaş yavaş DJ'lerle tanışmaya başladım. Arkadaş oldum. Sonra bir arkadaşım vasıtasıyla işe başladım.
* 1990 yılında çalmaya başladım. 1995 yılında İngiltere'ye gittim. Bu işi orda devam ettirmeye çalıştım. İngiltere'de Tony Daved ile tanıştım. Orada elimden tuttu. Liverpool'da ses mühendisliği okudum.
* İngiltere'nin en iyi kulüplerin'de çaldım. Avrupa'da ve Amerika'da birçok ünlü kulüp ve orada yaşayan ünlü simaların ev partilerinde çaldım. Ayrıca 2006 ve 2007 yıllarında Taksim'deki yılbaşı kutlamalarında ben çaldım.
* 2004 yılında Suat Ateşdağlı ile birlikte Best Music Dizayn'ı kurduk. Nişantaşı'ndaki yerimizde DJ'lik eğitimi veriyoruz.
'HERKES DJ OLAMAZ' * Misket grubunu kurduk. Elekturo ud, kanun, klarnet, dabruka, perküsyon gibi Türk enstrümanları kullanarak değişik ezgiler yaratıyoruz. İngiltere ve Amerika'dan bu parçaları çalmamız için talepler var.
* Albüm çalışmalarına başladık. Sadece kendi bestelediğim parçalardan oluşan bir albüm yapacağım.
* Herkes DJ olamaz. DJ var, DJ'cik var... Babasından alıp, evin bodrumuna kabini kuran biri "Ben DJ'im" diyemez. Bunun okulları kursları var. Oralarda eğitimi al, sertifakanı eline al, kendi parçanı oluştur. Ondan sonra "Ben DJ'im de"...
* DJ'lik çok özel bir duygu. Mesleğimi çok seviyorum.