Kaybetse de kaybetmez
Galatasaray bu akşam UEFA yolunda önemli bir 90 dakikaya çıkacak. Rakip Alman futbolunun güçlü temsilcilerinden Bayer Leverkusen. Biliyoruz ki Cim- Bom'un genlerinde Avrupa nosyonu her zaman oldu. Ülkede bir Alman takımını (E.Frankfurt) ilk kez eleyen Türk takımı. O dönemde de teknik direktör, Kalli... Kurt hoca yıllar sonra yine bir Alman rakibe karşı. Yine elinde yerli malı ağırlıklı bir kadro var. Sakatlıklar da (Hasan Şaş hariç) geride kaldı. Bu kez kalemler, "Bakalım Feldkamp şimdi ne yapacak" yönünde sivrildi. Saat gibi, tıkır tıkır işleyen düzen bozulur mu?
***
Bu sorunun yanıtından önce gelin cumartesi akşamına, Ali Sami Yen'e dönelim ve o gollü futbol gecesinden taşanlara bir göz atalım. İlk 45 dakika 3-0 bitmiş. Takım ikinci yarı için sahaya çıkmış hakemi bekliyor. Kral Hakan Şükür arkadaşlarını yuvarlağın ortasında toplamış sanki maç yeni başlıyormuşcasına tekrar bir konuşma yapıyor. "Ciddiyeti elden bırakmayalım, maç daha bitmedi." 90 dakika boyunca Hakan Şükür çok iyi oynamış, 3 gol atmış, bir asist yapmış. Bunların hepsini geç bir kenara. (Kral'ın istatistikleri ile bırak Kazım ağabey, Doğan ağabey uğraşsın.) Onun Türk futbolu ve Galatasaray'a kazandırdıklarını zaten tarih yazıyor. Ama ağabeyliğini, gençlere örnek oluşunu, Galatasaraylı duruşunu örnek olsun diye hep konuşup anlatmak gerek.
***
Yine cumartesi akşamı. Kazanılan penaltı atışı sırasında Kaptan Hakan topu Arda'ya uzatıyor o kullansın atışı diye. Tribünler o sırada inliyor "Servet. Servet" şeklinde. Bu isteğe ilk yanıtı herkesin 'şımardı' diye asmaya çalıştığı Arda veriyor. "Servet ağbi atsın." Ardından 58. dakika... Uğur Uçar mükemmel bir uzun pasla Ümit Karan'ı buluşturuyor. 5. gol ağlarda. Karan koşup kendi kalesinin önüne kadar geliyor, ön direkte Vestel kornerini gözünü dört açmış bekleyen Uğur Uçar'ın kafasını okşuyor. İki arada bir derede teşekkürünü ediyor genç kardeşine. Sevgide ihmal olmaz.
***
Florya'da yaşananlar içinde de bu tip örnekleri çoğaltmak mümkün. İstanbul'da deplasmanda maç öncesi cafe-break sohbetlerinde inanç, kenetlenme... Önemli olan bu doğrultuda çalışmak, yolundan şaşmadan geleceğe inanarak yürümek. Ardından başarı zaten gelecektir. Bu akşam da duygular bu yönde olmalı ve unutulmamalı; anlayış bu olduğu sürece Galatasaray kaybetse de kaybetmez..