Bayramın ekonomisi ve sosyolojisi
Çok uzakları değil, 10 yıl öncesini anımsayalım. Bayram kartları gönderilirdi. Bayram kartlarında verilmek istenen mesaja uygun resimler, fotoğraflar olurdu. Hayır kurumları kart basar satarlardı. Örneğin, UNICEF kartlarından alanlar hem bayram kutlaması yapar hem de çocuklara yardım etmiş olurlardı. Şimdi o kartların yerini cep telefonu ya da internet üzerinden gönderilen duygudan yoksun mesajlar aldı. Büyüklerin elleri öpülür, onlar çocuklarının, torunlarının sevgisini, sıcaklığını hissederlerdi. Onlar da küçük hediyelerle çocuklarını, torunlarını sevindirirlerdi. Kurban bayramlarında erkekler bayram namazından gelince kurban işi halledilir, kurban eti hazır olmadan kahvaltı yapılmaz, yemek yenmezdi. Kurban eti hazır olduğunda bütün aile bireylerinin sofrada olması gerekirdi. Aile bireyleri, aile büyüğünün çevresinde toplandıkları için aile olduklarını daha çok hissederlerdi. Birbirlerinin sorunlarını ve mutluluklarını paylaşırlardı. Büyüklerin maddi değilse bile manevi desteklerini alan küçükler daha güçlü çıkarlardı büyüklerinin yanından. Şimdi sadece bir tatil oldu bayramlar. Aileler için bayramların önemi azaldıkça, aile içi dayanışma da azaldı. İnsanlar bireyselleştikçe bayramların tatil olarak anlaşıldığını, bayramlar tatil olarak anlaşıldıkça, aile anlayışının değiştiğini görüyoruz. Değişikliğin boyutu ekonomik olmaktan çok sosyolojik.
Sanatçılarınbayramvergileri Geçtiğimiz hafta, basında bayramda sahneye çıkacak assolistlerle ilgili bir haber vardı. Bazı assolistler otellerle yaptıkları anlaşmalara aldıkları ücret açıklanırsa sözleşmenin geçersiz olduğuna dair koşul koymuşlar. Aldıkları ücretlerin kamuoyu tarafından bilinmemesini istemek doğal hakları. Ancak gerekçeleri bu değil. Gerekçeleri organizatör ve sanatçıları Maliye'ye karşı zor durumda bırakması imiş. İşte şimdi olmadı. Maliye'ye karşı zor durumda kalmak için alınan paraların defterlere düşük kaydedilmesi gerekir. Bu da vergi kaçakçılığı demek. Verginin 3 katı idari cezanın yanında, muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme suçu. 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası gerektirir. Diğer taraftan, sözleşmelerin Maliye'nin istemesi durumunda ibraz edilmesi de zorunlu. Haberde adı geçen sanatçılar genelde yüksek vergi ödeyen sanatçılar. Büyük bir olasılıkla kendileri böyle bir şeyi istememiş lerdir. Ama organizatörleri onları zan altında bırakmıştır. Şimdi bayramda seyircileri onlara kuşku ile bakarken Maliye de ister istemez aldıkları paraları ve düzenledikleri belgeleri kontrol edecektir. İyi bayramlar!