Kulak Burun Boğaz Bölümü Op.Dr. Mehmet Özgenç: Horlama ve tedavi yolları (1)
Günlük yaşamı etkileyen horlamanın tedavisi sanıldığı kadar zor değil. Üstelik daha ciddi bir boyuta gelmeden tedavi edilebilir. Horlama; burun kıvrımından gırtlağın gerisine kadar olan bölümde bir darlık varsa ortaya çıkar. Burun içinde hava dar alanlardan geçiyorsa, hızlı geçer ve bu hız genize, yumuşak damağa, küçük dile hızlı bir şekilde çarpar. Bu çarpma sonucunda yumuşak damak ve küçük dil titreşir. Bu titreşim sesi dışarıya horlama olarak yansır.
SEBEPLERİ NELERDİR? Burun ucu ile gırtlağın girişi arasında herhangi bir darlık ve et büyümesi olursa horlamaya neden olur. Hava yolunu sıkıştırıcı, geçişini engelleyici nedenler horlamaya yol açar. Burun kıvrımlarında eğrilik, burun eti büyüklüğü, sinüzit, özellikle çocuklardaki geniz eti, büyük bademcik horlama sebebidir. Küçük çocuklarda bademcik horlamaya neden olur. Kalın gıdılı boynu olan ve kilolu insanlar da horlar. Solunum yoluna dışarıdan baskı yapan gırtlak horlamaya neden olur. Alt çenenin geride olması, hastanın alkol kullanması, ilaçlar da horlamaya neden olur. Çay ve kahve de horlamanın nedenleri arasındadır. Yeme-içmeyi yatmadan en az 2 saat önce kesmek gerekir.
UYKU APNESİ NEDİR? Horlamanın üst seviyesi uyku apnesidir. Horlarken solunumun 10 saniye durmasıdır. Horlama için uyku testi yapıyoruz. Uyku testinde sesli ve görüntülü olarak kayıtlara bakılıyor. Birtakım parametrelere bağlı olarak, hastalığın boyutu araştırılabiliyor. Her uyku apneli olan insan horlar. Ama her horlayan insan uyku apneli değildir. Kıkırdak eğriliğine bağlı olarak, yıllarca horlaması süren insanlar var. Apneli insanlarda tansiyon problemleri olur. Kalp rahatsızlığı olan kişilerin bazen uykuda kalp krizi geçirdiği duyulur. Horlama ve uyku apnesi hastalıklarının tedavisinden yarın bahsedeceğim.