Psikolog Güray Hoş: Otizm (1)
Otizm, bireyin dış dünyadaki uyaranları algılamasını, aldığı bilgileri düzenleyip kullanılmasını etkileyen, yaşam boyu süren gelişimsel bozukluktur. Kaynağı psikolojik değil, nörolojiktir; diğer bir deyişle beynin işlev bozukluklarına bağlıdır. Otizmin beynin ve merkezi sinir sisteminin yapısındaki organik farklılık ya da bozukluktan kaynaklandığı düşünülmektedir. Otizmin belirtileri üç temel alanda toplanabilir; Sosyal ilişkilerde güçlük: Otistik çocukların diğerleri ile ilişki kurabilme becerilerinde çesitli düzeylerde yetersizlikler gözlenir. Bunlar arasında göz göze gelmekten kaçınma, başkalarının sevinç, üzüntü ve ihtiyaçlarına ya da çevresindeki olaylara tepkisiz kalma, arkadaşlık kurmama, tek başına olmayı tercih etme, sosyal kuralları anlayamama, duygularını paylaşmama ve başkaları ile duygusal ilişki kurabilme eksikliği sayılabilir.
SIK RASTLANAN BELİRTİLER İletişimde zorluklar: Sözel (konuşma) ve sözel olmayan (konuşma dışında jest ve mimikler) iletişimdeki yetersizliklerin okul öncesi çağda görülmesi, otizmin en sık rastlanan belirtilerindendir. Konuşmada gelişmeme, gecikme ve güçlük görülebilir. Bazıları yaşamları boyunca hiç konuşma becerisi geliştiremez. Konuşabilen çocuklarda başkaları ile etkileşim başlatma ve sürdürme yetersizliği görülür. Yaşlarına göre konuşma becerilerinin beklenen düzeyde olmaması, monoton bir sesle konuşmaları, konuşulan dili ve karşısındankinin yüz ifadesini, mimikjestlerini anlayamamaları, soyut kavramlarda güçlük çekmeleri, tehlikeyi algılayamama, otistik çocukların yetersizlikleri arasındadır. Otistik çocukların konuşma özellikleri arasında, konuşmanın her üç elemanında; diğer bir deyişle kelime üretebilme, konuşmanın vurgu ve tınısını doğru kullanabilme, dil kurallarını uygulayabilmede bozukluklar görülür. Sınırlı ilgi, yineleyici ve rutin davranışlar: Sınırlı ilgi, yineleyici ve rutin davranışların görülmesi otizmin önemli belirtilerinden biridir.
|