Tanjeviç'in "baba"lık merakı
Basketbol Milli takımımızın koçu Tanjeviç, Fenerbahçe ÜLKER takımının koçluğunun da kendisine verilmesinin rüzgarıyla gemi iyiden iyiye azı dişleri arasına aldı. Son röportajından anladığım kadarıyla ince ayar çekmek lazım.. Bogdan koç, "Daha önce coachluk yaptığım kulüp ya da milli takımlarda da hep kendimi aileden biri olarak hissettim. Bu her zaman böyleydi. Şu anda da kendimi bu takımda "baba" gibi hissediyorum. Tabii daha önceki takımlarda ağabeylik yapıyordum ama artık yaşım ilerlediği için baba pozisyonuna geldim. Bu takımı çok seviyorum. Ve dolayısıyla Türk Milli Takımı'nda 10 yıl daha kalmak isterim" diyerek girdiği konuşmadan Milli Takımla/esas işiyle ilgili yeni şeyler söylemeden memleket meselelerine geçiyor. Koçumuzun engin düşüncelerini atlamayalım diye aynen alıyorum. "Bence Türkiye'de şekillenen politik tablo pozitif. Ben, Türkiye'de laikliğin tehdit altında olduğu görüşüne katılmıyorum. Bu değişim, sadece Türkiye'de değil, tüm Dünya'da yaşanan bir değişimin parçası. Dünya değişiyor. Türkiye, geçmişten çok daha güçlü. Dünya'da bir ülke için en önemli şey ekonomik açıdan güçlü olması. Bu, o ülkenin her alanda güçlü olmasını sağlıyor. Daha hızlı büyümesini sağlıyor. Ben, Türkiye'de bulunduğum üç yıl içinde, Türk ekonomisinin çok hızlı bir büyüme gösterdiğine şahit oldum. Yüzde 10'luk bir büyüme gösteren 3 - 4 ülkeden biri olduğunu düşünüyorum. Zaten AKP de bu yüzden Türk insanının favori partisi oldu. Bence AKP için eski Meclis Başkanı Bülent Arınç'ı dışarıda tutmaları en hayırlısı oldu. Onun provokatif yaklaşımları ülkeye zarar veriyordu. Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı olmasının da, laikliğe olumsuz bir etkisi olacağını sanmıyorum. İnanç, ABD'de de, İtalya başta olmak üzere Avrupa'nın birçok ülkesinde de seçimlerde bazı partilere pozitif katkı sağlayabilen bir olgu. Türkiye'de de olan bu. Bununla ilgili endişe içinde olmak, olumsuz yönünden bakmak bence yanlış. Bu durumun daha fazla üzerinde durulmaması gerekiyor artık. Bu, Türk insanını kamplaştırmak, kutuplaştırmaktan başka işe yaramaz." Yaa... Ne güzel çalıştırmışlar değil mi? Yıllardır TD Federasyonundan dolgun maaş alıp kendi ekonomini düzeltip oturursan olacağı budur. Suyundan havasından bulaşır adama. Ondan aslında şunların yanıtını bekliyoruz: İtalya ve Avustralya'ya son hazırlık maçlarında neden farklı yenildik? Ağırlık yüklemesinden çıkan takımda daha bir şey belli olmaz safsatasını Kaan Kural'a ve oraya Federasyon davetlisi götürdüğünüz medya gönül erlerine yutturursunuz da ben yemem. İtalya ve Kangurular ne çalışmasından çıktılar peki? Herkes ne çalışması yapıyorsa onu yapın o zaman. Oyun kurucu sorunu Kerem Tunçeri'sizlikten had safhada onu ne zaman geri alacaksınız takıma? Mehmet Okur ve Hidayet Türkoğlu sakatlıkları ne iştir? Sakat mı geldiler kampta mı sakatlandılar? Hoca, her ne kadar hızlı globalleşirken ulusalcılığımız sakatlandıysa ve Avrupa'da tek yabancı koç bizim Milli takımın başındaysa da, sen gene de destur de, işine bak ve bizim memleketin meselelerini bize bırak. "Baba" lakabının verilmesinin de alınmasının da adabı başkadır bizim buralarda. Avrupa Şampiyonasında bu mükemmel takım başarısız olursa 10 yıl yalan olur!!! Demir, değil hiçbir, el kurtaramaz seni.10 günde babalara gelip Karabağ'a/Kurbağalıdere'ye dönersin.