Toplumun %15'inde görülen hastalık yaş ve cinsiyet ayırt etmiyor...
***
Reflüsü olan alev alev yanıyor
Mide asidinin yemek borusunda yaptığı hasara 'reflü' deniyor. Dr. Hakan Güveli toplumun yüzde15'inde görülen hastalığın yaş ve cinsiyet ayırt etmediğini belirtiyor.
Sindirim sistemi hastalıkları arasında yer alan reflü, can yakıyor. Reflü ile ilgili olarak toplumumuzun yeterince bilgi sahibi olmadığını söyleyen Dr. Hakan Güveli, önemli açıklamalar yaptı.
* Reflü nedir ? Reflü tanımından önce sindirim sisteminin, özellikle üst kısmının işleyişinden bahsetmek doğru olacaktır. Gıda alımını takiben bazı enzimler ağızdan salgılanır, salya ile karışır ve çiğnenir. Yutmanın ardından yemek borusu kasılmaları ile gıda mideye doğru itilir. Yemek borusunun bitiminde kas ve sinirden zengin aşağı özefagus (yemek borusu) sfinkteri (AÖS) bulunur; gevşeyerek gıdanın geçmesine izin verir ve sonrasında istirahat basıncına dönerek mide içeriğinin ve asidin geri kaçmasını önler. Mide asidi ile gıda parçalanır ve mide kasılmaları ile bağırsaklara parçalar halinde gönderilir. Açlık halinde de aralıklı olarak AÖS gevşer ve bir miktar asid yukarı kaçabilir. Yerçekimi etkisi ve yemek borusundaki bazı salgılar ile savunma sağlanır.
TEŞHİS KONULMASI ZOR Sindirim sisteminde mide asidinin yukarı yemek borusu ve boğazınıza kaçması ile ilgili şikayetlerin tümüne 'reflü' diyebiliriz. Halk arasında bilinenin aksine, reflüde asla birkaç belli bulgu ya da şikayet olmaz. Birçok şikayet ya da sadece tek bir yakınma reflü kaynaklı olabilir veya başka birçok hastalığa ait olması mümkündür. Mide asidinin yemek borusunda yaptığı zararlar ile göğüs kafesi arkası, boyun ve kollarda kalp hastalıklarına benzer; boğazda yaptığı tahrişler ile kulak burun boğaz ve solunum yolu hastalıklarına benzer bulgular ve yakınmalar olabilir. Tüm bu mekanizmalar reflü şüphesinde akılda tutulmalı ve dikkatlice sorgulanmalıdır. Reflü özefajit ise mide asidinin yemek borusunda yaptığı hasara denir; bu endoskop ile gözle görülebilir ya da mikroskopik olabilir.
* Reflünün belirtileri nelerdir? Dört ana semptomu vardır: 1- Göğüste yanma. 2- Mide asidi ve ekşi içeriğin ağıza geri gelmesi. 3- Zor, ağrılı yutma. 4- Göğüs ağrısı. Bunların dışında boğazda baskı, takılma, sertlik, bazen yutma güçlüğü, sanki bir şey varmış gibi boğazı temizleme isteği olabilir. Ses tellerinde tahriş ile ses kısıklığı, kabalaşma, tonunda bozulma ve horlama yaşanabilir. Asidin akciğerlere kaçması ile öksürük ve aralıklı solunum seslerinde bozulma, balgam çıkarma, hırıltı olabilir.
* Toplumumuzda görülme sıklığı nedir? Bu konuda yapılan çalışmalar göz önüne alınarak, kabaca toplumun en az yüzde 10- 15'inde, en azından haftada birkaç bulgu görüldüğünü söyleyebiliriz. Bu oran gebelikte, şişmanlıkta ve kronik hastalıklarda artabilir.
* Mide fıtığı ile reflü arasında bir bağlantı var mıdır? Mide fıtığı (Hiatal herni), midenin bir bölümünün diyaframdaki anatomik zayıflık nedeniyle göğüs kafesine doğru kaymasıdır. Mide fıtığı AÖS'de gevşekliğe ve dolayısıyla anlamlı reflüye neden olabilir. Mide fıtığı olan herkes reflü olacak diye bir kural yoktur. Dolayısıyla klinik şikayetler ve bulguların dikkatli değerlendirilmesi gerekir.
* Reflü nasıl oluşur? Mide asidinin yemek borusuna kaçması ile reflü oluştuğunu söylemiştik. Ancak, çoğu kişide, herhangi bir gıda alınmadan da AÖS'de geçici gevşemeler olur ve asit kaçışı gerçekleşir. Bunun belirli bir ortalaması vardır ve reflü olmaksızın da bu olabilir. Eğer uzun süreli asit teması olursa yemek borusunda ciddi hasarlar oluşabilir.
* Reflüye en çok kimler yakalanıyor? Reflü hastalığı her sosyoekonomik ve etnik grupta olabildiği gibi yaş da ayırt etmez. Yani her yaşta görülebilir. Ancak bu hastalığa 40 yaşından sonra daha fazla rastlanır ve hastaların şu an için yüzde 50'ye yakını 45-64 yaş arasındadır. Fakat önemle vurgulamak gerekir ki, her yaşta, hatta çocuklukta bile reflü olabilir.